Mağusa Kaliland Bölgesi’ndeki bir apartmanda önceki akşam dini ibadetlerini yerine getiren bir grup üniversite öğrencisi, bir dini eğitmen ve bir dini lider, ‘dini eğitim veriliyor’ denilerek polis tarafından yapılan operasyon sonucu gözaltına alındı.
Daha sonra ise öğrenci ve dini eğitmen serbest bırakıldı. Dini liderin hakkında ise deport kararı olduğu ortaya çıktı.
Konuyla ilgili bagimsiz.com’a konuşan Mağusa’daki Hristiyanların Birliği Konseyi Başkanı Can Nuroğlu, 25 Temmuz akşam saatlerinde Mağusa’nın Kaliland bölgesinde her zamanki gibi ibadet için kiralamış olan mekânda toplanmış bulunan Hristiyan öğrencilerin ansızın polis baskınına uğradığını söyleyerek, toplanmaya izinleri olup, olmadığının sorulduğunu ifade etti.
“Aileleriyle birlikte karakola götürüldüler”
‘Milli Eğitim Bakanlığı’ndan izin almadan İncil dersi veriliyor’ gerekçesiyle, Hristiyan topluluğun iki sorumlusunun aileleriyle beraber karakola götürüldüğünü ve sorguya çekildiğini ifade eden Nuroğlu, ardından iki kilise sorumlusunun geceyi nezarette geçirdiğini belirtti. Nuroğlu, “Peki devletin bunlardan hiç mi haberi yoktu?” diye sordu.
Nuroğlu, Mağusa’da Doğu Akdeniz Üniversitesi bünyesinde bulunan Hristiyan öğrencileri için son 10 yıldır Salamis yolu üzerinde bir kilise binası tahsis edilmiş olduğunu belirterek, ancak 12 gruptan fazla Hristiyan grup bulunduğunu ve bu nedenle de kilise binasının tüm gruplara yetmediğini kaydetti.
“Önderlerin irtibat bilgileri ve toplandıkları adres
bilgileri üniversite yetkililerine ve polise bildiriliyor”
DAÜ’nün önerisi uyarınca bu toplulukların önderlerinin Hristiyan Konsil Birliği adı altında her ay toplandığını ve ortak ihtiyaçlarını üniversiteye bildirdiğini ifade eden Can Nuroğlu, ayrıca her eğitim yılının başında da bu toplulukların listesinin, önderlerin irtibat bilgilerinin ve toplandıkları adreslerin üniversite yetkililerine ve polise bildirildiğini söyledi.
Yakın tarihte de Mağusa Belediyesi’nin isteği doğrultusunda yeni belediye başkanı ile hep birlikte toplantı yapıldığını kaydeden Nuroğlu, belediye Hristiyan arkadaşların ihtiyaçlarını gidermeye çalışırken öbür yandan Hristiyan öğrencilerin güvenlik görevlilerinin bu üzücü muamelelerine maruz kaldıklarını söyledi.
“Peki Hristiyan olarak inanç ilkelerini cemaat mensuplarına öğretmek gerçekten suç mudur?” diye soran Nuroğlu, “İnanç özgürlüğü evrensel bir haktır ve Türk kanunlarının temelinde yer alan tartışılmaz bir husustur. İbadetin bir parçası da inancımızın temel öğretilerini aktarmaktır. Müslümanlar gibi Hristiyanlar bunu kürsüden verilen vaazlar ile, okunan ilahiler, dualar ile gerçekleştirirler. İbadetin bir parçası olan bu bilgilerin paylaşımı için ayrı bir izin mi gerekli?
Elbette ki hayır, yoksa hem ibadetlerinin en temel öğretilerine karışmış hem de insan haklarını kısıtlamış oluruz. Kaldı ki güzel adamızın misafirperverliğine sığınmış Hristiyanlara böyle bir muamele uygulamaya devam edersek günü gelir kendimizi yalnız buluruz. Mozaikten bizden farklı tüm taşları koparıp atarsak tek renk kalır ve oldukça sıkıcı bir manzarayla karşı karşıya kalırız” dedi.
Teminata bağlandı
Öte yandan apartman bodrumunda incil dersi veren Nijeryalı üniversite öğrencisi C.L.D. bu sabah Gazimağusa Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldı.
“Milli Eğitim Yasası’na Aykırı Hareket” suçundan tutuklanan C.L.D. ileride yarılanmak üzere teminata bağlanarak serbest bırakıldı.