Adamız son günlerde sık sık tozlu hava dalgasının etkisi altında kalıyor.
Uzmanlar, toza karşı hassasiyeti olanların özellikle tozlu hava dalgası olan dönemlerde dikkat etmesi gerektiği uyarısı yapıyor ancak günlük hayatını dışarda geçirmek zorunda birçok kişi, ister istemez tozlu havaya maruz kaldığından ciddi rahatsızlıklar yaşıyor.
Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Mediha Orun Sarp, toz taşınımının temel nedeninin, kuraklık ve çölleşme olduğunu ifade ederek çölleşme, arazi bozulumu ve kuraklığın, Kıbrıs’ın da aralarında bulunduğu birçok ülke için tehdit oluşturduğunu söyledi. Sarp, küresel iklim değişimi ve bunun sonucunda çölleşme ve kuraklığın artması nedeni ile ilerleyen zamanlarda bölgemize daha fazla ve uzun süreli toz taşınmasının beklendiğini bildirdi.
Kıbrıs Türk Tabipler Birliği Yönetim Kurulu Halk Sağlığı, Çevre ve İnsan Hakları Sorumlusu Dr. Cemal Mert, Kıbrıs adasının sık sık toz bulutu etkisinde kaldığını belirterek araştırmalara göre, Kıbrıs'ta atmosferdeki partikül miktarının Avrupa genel ortalamasının dört katı olduğunu söyledi.
Toz ve partiküllerin solunmasının, cilt ve göz üzerine temasıyla alerjik reaksiyonlar oluştuğuna vurgu yapan Mert, gözlerde alerjik konjonktivit, burunda alerjik rinit, geniz eti sorunları, astım ve ciltte çeşitli reaksiyonların başlıca sorunlar olduğunu belirtti. Mert, bir takım virüs enfeksiyonlarının da bu yolla yayıldığını ifade ederek ülkemizde alerjik hastalıkların yaygınlığına işaret etti.
Sarp: Toz taşınımının artması bekleniyor!
BAĞIMSIZ GAZETE'ye konuşan Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Mediha Orun Sarp, toz taşınımının temel nedeninin, kuraklık ve çölleşme olup çölleşme, arazi bozulumu ve kuraklığın, Kıbrıs’ın da aralarında bulunduğu birçok ülke için tehdit oluşturduğunu söyledi. Sarp, toz taşınımının dünya ekosistemi için büyük önem taşıdığına vurgu yaptı.
Kıbrıs'ın, coğrafi konumu nedeni ile Dünya’daki en önemli iki toz kaynağı olan Afrika (Sahra Çölü) ve Orta Doğu kaynaklı çöl tozlarının etkisi altında bulunduğunu ifade eden Sarp, çöl üzerinde oluşan Alçak Basınç Merkezlerinin yükselici hareketi ve kuvvetli rüzgarlar vasıtası ile çöllerden kalkarak atmosfere karışan, boyutları mikronlarla ifade edilen ince toz partikülleri çok uzak bölgelere kadar taşınmakta, ve taşındıkları bölgelerde insanlar ve ekosistem üzerinde çeşitli etkiler bırakmakta olduğunu aktardı.
Mediha Orun Sarp, çöl tozlarının, insanlarda migren, astım gibi bazı rahatsızlıkları tetiklerken, solunum yolu hastalıkları başta olmak üzere birçok sağlık probleminin ortaya çıkmasına sebep olduğunu, bunun yanında ulaşım, turizm gibi ekonomik faaliyetlerin aksamasına günlük hayatın zorlaşmasına da neden olduğunu kaydetti.
Dünya Sağlık Örgütü’nün her yıl yedi milyon insanın küresel olarak kötü hava kalitesi yüzünden öldüğünü tahmin ettiğini belirten Sarp, küresel iklim değişimi ve bunun sonucunda çölleşme ve kuraklığın artması nedeni ile ilerleyen zamanlarda bölgemize daha fazla ve daha uzun süreli toz taşınmasının beklenmekte olduğunu söyledi.
Mert: Ülkemizde alerjik hastalıklar yaygın!
BAĞIMSIZ GAZETE'nin sorularını yanıtlayan Kıbrıs Türk Tabipler Birliği Yönetim Kurulu Halk Sağlığı, Çevre ve İnsan Hakları Sorumlusu Dr. Cemal Mert, Kıbrıs adasının sık sık toz bulutu etkisi altında kalmakta olduğunu ve yapılan araştırmalara göre Kıbrıs'ta atmosferdeki partikül miktarının Avrupa genel ortalamasının dört katı olduğunu söyledi.
Bunun başlıca iki nedeni olduğunu anlatan Mert, birincisinin doğal hava akımlarının Afrika ve Ortadoğu’dan, özellikle çöllerden taşıdığı toz ve partiküller olduğunu ikincisinin ise yeterli yağış almayan ve kurak iklime sahip adamızın, bitki örtüsü yönünden de fakir olmasından ötürü havaya yayılan aşırı toz ve partikül yoğunluğu olduğunu kaydetti.
Toz ve partiküllerin solunması, cilt ve gözler üzerine teması ile alerjik reaksiyonlar oluşmakta olduğuna vurgu yapan Mert, gözlerde alerjik konjonktivit, burunda alerjik rinit, geniz eti sorunları, astım ve ciltte çeşitli reaksiyonların başlıca sorunlar olduğunu bildirdi.
Dr. Cemal Mert, birtakım virüs enfeksiyonlarının da bu yolla yayılmakta olduğuna değindi ve "gerçekten de ülkemizde alerjik hastalıklar oldukça yaygındır" dedi.
“Hassas kişiler yoğun toz olduğu
zamanlarda dışarda uzun süre kalmamalı"
Dr. Cemal Mert, toz ve partikül maruziyetinden korunmanın pek olası olmadığına vurgu yaparak özellikle hassas kişilerin, bağışıklık sistemi zayıf olanların, astım ve KOAH gibi hastalıkları olanların yoğun toz bulutu olan zamanlarda dış ortamlarda uzun süre kalmamasını, ağız ve burunlarını kapatacak maskeler kullanmalarını önerdi.
Hassas kişilerin tozlu havalarda başlıca yakınmalarının, öksürük, burun tıkanıklığı, nefes alma güçlüğü, kaşıntı ve ciltte kızarıklıklarla birlikte gözlerde yanma ve batma hissi, göz sulanması olduğunu ifade eden Mert, en önemlisinin korunma olduğunu, tozlu havalarda dışarı çıkmamak ve maske kullanmanın iyi bir önlem olduğunu kaydetti.
Dr. Cemal Mert, ihtiyaç olursa gözlük kullanmanın da koruyuculuk açısından yararlı olabileceğini söyledi. Yine doktor tavsiyesi ile koruyucu veya tedavi edici alerji ilaçları kullanmak gerekebileceğini anlatan Dr. Cemal Mert, bunlar alerji şurupları, tabletler, burun spreyleri, göz damlaları ve buhar tedavileri olabileceğini, kortizon tedavisi gerekecek kadar aşırı reaksiyonlarla da karşılaştıklarını, çok gerekmesi halinde alerji aşılarının da uygulanabilmekte olduğunu belirtti.
“Alerjen olmayan ağaçlar ekilmeli”
Dr. Cemal Mert, ülkemizde ağaçlandırma yapmanın da çok önemli bir toz ve partikül önleyici önlem olabileceğine dikkat çekti. Bu ağaçlandırmanın alerji yapmayan yerel ve az su ihtiyacı olan bitkilerle olması gerektiğinin altını çizen Mert, çiçekli ve alerjen bitkiler yerine yeşil kalan özellikle Kıbrıs’a özgü maki türleri seçilmesi gerektiğini söyledi.
