Ahmet İLKTAÇ
Çevreye ve kültürel mirasımıza gösterdiği ilgiyle tüm ülkede örnek gösterilen Her Daim Dostlar grubu, BAĞIMSIZ Gazete tarafından 20 Ağustos 2023 tarihinde “Tarihi Bina Çöküyor” manşetinde yer alan Mağusa Suriçi’ndeki eskiden Rum mektebi, mahkemeler ve kütüphane olarak kullanılan atıl binanın önünde farkındalık etkinliği gerçekleştirdi.
Binanın geçmişte güzel amaçlar için kullanıldığını, bundan sonra da güzel amaçlar için kullanılmasını talep eden Her Daim Dostlar Grubu, yine Mağusa Suriçi’ndeki tarihi yapıların dokusuna uygun olarak müze ve sergi salonu olarak kullanılmasını talep etti. Her Daim Dostlar Grubu, tarihi yapıların dokusuna uygun olmayan işlerde kullanılmasını kabul etmediklerini açıkladı.
Raif: Bina, 1946’da Rum mektebi olarak faaliyete başladı
Etkinlikte tarihi bina ve Mağusa ile ilgili bilgiler paylaşan emekli öğretmen Dinçer Raif, tarihi binanın 1946 yılında, 2 oda ve arka kısmında tuvalet, arka bahçede de kum havuzuyla Rum mektebi olarak faaliyete başladığını söyledi. Rumlar eğitimde spora önem gösterdiğini, atletizmin çok önemli olduğunu ifade eden Raif, 1955 yılında bu okulda kendisinin de Rum çocuklarla atletizim yarıştığını kaydetti. Binanın Kuzey Batısı’nda Hacı Şevki’nin hanının da bulunduğunu, develerle hana gelen kişilerin, bölgede sürekli bulunduğunu belirten Dinçer Raif, binanın Mağusa’da yaşayan Kıbrıslı Rumlar için çok önemli olduğunu, hatta Rumlar’ın Suriçi’ndeki varlıklarını temsil eden 2 mühürlerinden birinin bu okul olduğunu, diğer mühürlerinin de Ay, İkserino Kilisesi olduğunu açıkladı.
“1958’den 1963’e kadar bina boş kaldı”
Dinçer Raif, binanın Kıbrıslı Rumlar’ın Mağusa’yı terk ettikleri tarih olan 1958’e kadar Rum mektebi olarak faaliyet gösterdiğini, ardından 1963’e kadar boş kaldığını dile getirdi.
Dinçer Raif, 1958’de ayrı belediye istendiğini, ilgili binanın daha sonra belediyenin temizlik işçilerinin yeri olduğunu, ardından mahkeme, sonra kütüphane ve son olarak da KIBATEK binası haline geldiğini sözlerine ekledi.
Korun: Kültürel mirasa sahip binalarımız yanlış
maksatlar için kullanılmasına karşıyız!
Etkinlikte konuşma gerçekleştiren Her Daim Dostlar Grubu aktivisti Özkan Korun ise, binanın bugüne kadar hep güzel amaçlar için kullanıldığını, bundan sonra da güzel amaçlar için kullanılmasını istediklerini söyledi.
Son zamanlarda tarihi kentte bazı yerlerin yanlış maksatlar için kullanılmaya başlandığını ve o yanlış maksatların kültürel miras olan binaların tahrip olmasına neden olduğunu öne süren Korun, etik olarak bu tip kültürel binaların yapılarına uygun amaçlar için kullanılmasını istediklerini bildirdi.
Özkan Korun, kültürel miras olan bu tip binaların müze olarak, sergi salonu olarak görmek istediklerine vurgu yaptı.
“Biz bu yerleri insanların yiyip içip bağırdığı şarkı söylediği yerler olmasını istemiyoruz” diyen Korun, bu tip faaliyetlerin kültürel mirasımızın dokusuna uygun olmadığını kaydetti.
“Kültürel mirasımızı korumak görevimizdir”
Bin yılın getirdiği Roma, Bizans, Venedik Lüzinyan, Osmanlı ve İngiliz Döneminden bugüne kadar gelen kültürel mirasın Mağusa’da yaşayan Kıbrıslı Türklerin olduğunu ifade eden Özkan Korun, kültürel mirasımızı korumanın da yine kendilerinin görevi olduğunu anlattı. Ticari maksatlar için de Mağusa Suriçi’nde yerler olduğunu, kafe ve bar olacak yerler bulunduğunu söyleyen Korun, Mağusa Suriçi’nin Avrupa’da gördükleri Orta Çağ şehirleri gibi aktif turist çeken bir yer olmasını istediklerini sözlerine ekledi.
