Eniz ORAKCIOĞLU
Ekonomist Derviş Kemal Deniz, dövizdeki yükselişin kademe kademe olacağını belirterek ani yükselişler beklemediklerini söyledi.
Deniz, Türkiye’de enflasyonun düşürülmesi ile Türk Lirası’nın faizlerinin yükseltilerek, insanların Türk Lirası’na yönelmesini sağlayıp dövizden uzaklaşmaları için atılımlar yapıldığını belirtti. Faiz artışı ile ilgili alınan kararın istikrar gösterisi olduğunun altını çizen Deniz, kararın enflasyon ve döviz üzerindeki etkisi için biraz beklemek gerektiğini söyledi.
Deniz, döviz üzerinde sadece mali kararlar değil, bölgedeki jeopolitik gelişmelerin de etkisi olduğunu ifade ederek spekülatif durumların dövizi etkilemesinin beklendiğini ifade etti.
“Dövizde ani ve keskin bir artış olacağına ihtimal vermiyorum” diyen Deniz, dövizin yükseleceğinin kesin olduğunu ama ani bir yükselişin beklenmediğini ifade etti.
“Ülkenin ekonomik yapısı tek bir sektör üzerine kurulmamalı”
Deniz, ülkemizde yükselen fiyatlara ve pahalılığa değinerek, “Kıbrıs’ta belirli sektörlerin çok canlı olduğunu görüyoruz. Özellikle ülkeye gelen yabancıların talepleri sebebi ile inşaat ve emlak sektörlerinde bir canlılık yaşanıyor. Yurt dışından gelen, ülkeye para getiren yabancılar ev almakta veya kiralamakta zorlanmadığı için de piyasayı yükseltiyorlar. Ev, arsa veya kiralık daire gibi diğer mal ve ürünlere talep fazlaysa fiyat artışları her zaman yaşanıyor” dedi. Deniz, bu talebin de durdurulamayacağını, durdurulursa ekonominin çökeceğini ifade etti.
Deniz, halkın giderlerini ödeyemez duruma geldiğini ve büyük ekonomik sıkıntılarla boğuştuğunu kaydederek, ekonomik sıkıntıların gittikçe halkın geneline yayıldığına dikkat çekti.
Deniz, “Bir sektörü geliştirirken diğer sektörlerdeki insanların geçinebileceği parayı alamaması, sıkı çekmesi, esnaf ve küçük işletmelerin zor durumda kalması belli bir kesime istihdamını sağlamak ve belirli bir gelir elde etmesini sağlamak toplum içerisindeki yapıda da ikilik yaratıyor” dedi.
Ülkemizde belirli sektörleri geliştirebilmenin ve oralara istihdam sağlamanın ekonomiye katkılarından bahseden Deniz, eğitim sektöründe dıştan gelen öğrencinin azalmaması yönünde çalışmalar yapılması, turizmin sadece kumarhane üzerine kurulmaması ve kitle turizmi üzerine gidildiği bir ortamı yaratmak gerektiğini ifade etti. Deniz, bu tür çalışmalarla, söz konusu sektörde çalışan insanlarında daha yüksek maaşlar almasının sağlanabileceğini ve yaşanan ekonomik sıkıntıların da düşük seviyeye indirilebileceğini söyledi.
Ülkemize birçok yabancının geldiğini ama sadece kaldıklarını vurgulayan Deniz, kimsenin bu ülkeyi operasyon merkezi olarak kullanmayı düşünmediğini belirtti.
Deniz, ülkemizin iyice tanıtılmamasından, yeterince anlatılmamasından dolayı ülkemizin dünya ile ilişkisi kesilmiş, ticaret yapamayan bir ülke gibi görüldüğünü söyleyerek, bunun doğru olmadığını kaydetti.
Deniz, ülkemizden ev alan insanlara bu ülkenin ve burada iş yapmalarının avantajlarının anlatılması gerektiğini belirterek, ülkemizin Avrupa Birliği’nin kabul ettiği bir yapısı olduğunu ve iş yapabileceklerini bilmeleri gerektiğine dikkat çekti.
“Gelirleri halkın geneline yayılmalı”
Yaratılan ekonomik yapının halkın geneline yayılmaması sebebi ile halkın fakirleştiğine dikkat çeken Deniz, gelirleri halkın geneline yayacak bir sistem yaratamadığı takdirde yaşanacak olanın halkın fakirleşmesi olduğuna vurgu yaptı.
Deniz, gelirleri halkın geneline yayabilmek için iyi bir planlama gerektiğine işaret ederek, “bu sistemi yaratırken uluslararası ticaretin nasıl çalıştığını Güney Kıbrıs’la nasıl rekabet edilebileceğini ve Türkiye’den nasıl iş alınacağının bilinmesi gerekir. Aynı şekilde Türk Cumhuriyetleri ile orta doğu ile nasıl iş yapılacağının bilinmesi de önemlidir” dedi.