Özel Haber

Uzmanlar, alınan kararların piyasayı ucuzlatmayacağı görüşünde...

Abone Ol

   Bakanlar Kurulu’nun döviz artışından kaynaklanan olumsuzlukları gidermeye yönelik aldığı tedbirler paketine “yetersiz, sorunu çözmez” şeklinde büyük tepkiler var.

   Alınan kararların piyasayı ucuzlatmayacağı görüşünü dile getiren yurttaşlar, sosyal medyadan yaptıkları paylaşımlarda geçim derdine vurgu yaptı.

   TUTDER Başkanı Engin Yeşilada, hükümetin “önlem” adı altında aldığı kararların piyasası ucuzlatmaya yaramayacağını belirtti. 

  Ekonomist Göksel Saydam ise hükümetin aldığı tedbirlerin asla pahalılığı kontrol altına alacak bir paket olmadığının altını çizerek, Türk Lirası’nın değer kaybının yarattığı alım gücü zafiyetini bir milim bile etkilemeyeceğini vurguladı

Saydam: Halkla dalga geçiliyor

   Ekonomist Göksel Saydam, hükümetin aldığı tedbirlerin asla pahalılığı kontrol altına alacak bir paket olmadığının altını çizerek, Türk Lirası’nın değer kaybının yarattığı alım gücü zafiyetini bir milim bile etkilemeyeceğini vurguladı.

   Paketin hazırlanma sebebinin dövizin yarattığı pahalılığı hafifletmek olduğuna dikkat çeken Saydam, pakete çok az önem verildiğini belirtti. 

   Saydam, vatandaşların sadece süt ürünleri, yumurta ve zeytinle beslenemeyeceğini, KDV sıfırlamasında çok az ürün olduğunu söyledi.

   Temel tüketim ürünlerinin genelinde KDV’nin sıfırlanması gerektiğini söyleyen Saydam, pahalılığı kontrol altına alıp, bir nebze ucuzluk yaratabilmek için gıda, hijyen malzemeleri ve ilaçta KDV’nin düşürülmesi gerektiğini kaydetti.

   Saydam, özel hastanelerde 10 TL’ye alınan maske ya da eldivenin KDV’sini sıfırlamanın hayatı ucuzlatmayacağına dikkat çekerek, “50 bin TL’ye yapılan ameliyatın fiyatı sırf eldiveni ucuzlattı diye düşmeyecek” dedi.

   Yöneticilerin ülkede yaşayan vatandaşları bir eli yağda bir eli balda olarak gördüğünü, ekmeğin bile KDV’sinin sıfırlatılmadığı listede köfter ve palüzenin KDV’sinin sıfırlandığını söyledi. 

   Saydam, bu alınan önlemlerin halk ile dalga geçme anlamı taşıdığına dikkat çekerek, halkın gözüne baka baka ve övüne övüne halkla dalga geçildiğine vurgu yaptı.

“Denetim yapılmazsa birçok
kişi KDV’yi cebe indirecek”

   Saydam, KDV’nin kaldırılıp kaldırılmadığını denetlemenin de önemli olduğunu belirterek, denetimin olmadığı yerde birçok kişinin KDV’yi cebine indireceğini söyledi.

   Halkın aklı ile alay edildiğini yineleyen Saydam, KDV sıfırlamasının sadece yerli ürünlere uygulanmasını da eleştirdi. 

  “Katma değer vergisi tarafsız bir vergidir” diyen Saydam, KDV sıfırlanıyorsa ister ithal, ister yerli ürün ne olursa olsun hepsinde uygulanması gerektiğini kaydetti.

   Saydam, “İthal ürüne katma değer vergisi koymak, yerliye koymamak olmaz” şeklinde konuşarak, böyle yaparak haksız rekabetin oluşturulduğuna işaret etti.

“Vatandaş piyango bileti almazsa aç kalmaz”

   Saydam, 5 bakandan oluşan bir ekonomi komitesi kurulduğunu, ama tüm bakanların bu komitede yer alması gerektiğini belirterek, 10 bakanın bu ülkenin refahını düşünmek zorunda olduğunu vurguladı. 

  Alınan kararlar içerisinde siyasi partilerin her yıl düzenledikleri piyango ve balo biletlerinin KDV’sinin de sıfırlandığının altını çizen Saydam, “Vatandaş piyango bileti almazsa aç kalmaz. Bu fikrin esas arkasında siyasi partilerin aldıkları kayıt dışı para ve gelirlerini, mal ve hizmetlerin kayıt dışı kalmasını sağlamaktır. KDV olduğu zaman fatura ve makbuz gerekecek, şimdi fatura, makbuz da istemeyecek” dedi.

“Tüm yaptıkları göz boyamaktır”

   Saydam, döviz kredilerinin yeniden yapılandırılacağı maddesi üzerinde de durarak, bunun mümkün olmayacağını çünkü paranın bankaya ait olduğunu, bankanın koyduğu şartlarla yapılandırmanın mümkün olabileceğini belirtti. 

   Saydam, “Tüm yaptıkları göz boyamaktır” dedi.

“Kiracının stopajla ilgisi yok”

  “Kira stopajının yüzde 3’ünü kiracıya geri verme kararı, vergi stopajının ne anlama geldiğini bilmemek demektir” diyen Saydam, geliri elde edenin stopaj yöntemi ile vergisini ödediğini kaydetti.

   Saydam, stopajın vergi kesintisi demek olduğunu söyleyerek, kiralarda yüzde 3 stopajın iadesinin ise mal sahibinin her ay yüzde 3’ünü gelip kiracıya vermesi anlamına geldiğini belirtti. 

   Saydam, kiracının stopajla ilgisinin olmadığını ve alınan kararın da akıl harcı olmadığını vurguladı.

   Saydam, “Mal sahibinin yurt dışında olma halinde ve evinin kirasını bir yıllık peşin alması halinde buradaki kiracı ile bağlantı kurup yüzde 3’ü nasıl verecek” diye sordu.

Yeşilada: Listede yer alan ürünler temel
tüketim maddelerinin çok küçük bir kısmı

   Kuzey Kıbrıs Hızlı Tüketim Ürünleri Tedarikçileri Derneği (TUTDER) Başkanı Engin Yeşilada, Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararların pahalılığı kontrol altına almak için yeterli olmadığını vurguladı.

   Yeşilada, KDV’si sıfırlanan ürünlerin temel tüketim maddelerinin çok çok küçük bir kısmını oluşturduğunu belirterek, alınan kararda yerli ürünlerin KDV’si sıfırlanırken, ithal ürünlerin KDV’sine dokunulmaması tüketicinin beklentisini karşılamadığını kaydetti.

   Hazırlanan listenin siyasi tarafı olduğunu ve ekonomik akıldan uzak bir liste olduğunu ifade eden Yeşilada, ithalatçıları da haksız rekabet içine sürüklediklerine dikkat çekti. 

   Yeşilada, ithalatçıların da süt ve süt ürünleri getirdiğini ve bu kararın haksız rekabet doğurduğunu belirterek, buna ilaveten köfterler ve palüzenin KDV’sinin sıfırlanmasına anlam veremediklerini kaydetti.

   “En son ne zaman köfter ve palüze yediğimi unuttum” diyen Yeşilada, Başbakan Ünal Üstel’in temel tüketim maddeleri arasına koyduğu bu iki ürünün KDV’sinin sıfırlanmasını başbakanın sevip tükettiği ürünler olarak yorumladı.

“Bu kararlar siyasidir”

   Yeşilada, deterjan, tuvalet kağıdı, peçete ve benzeri hijyen ürünlerinin listede yer almamasının nedeninin yerli üretimi olan bu ürünlerin KDV’sinin sıfırlanması halinde seçim üstü sanayiciden alacaklarının tepki olduğunu söyledi. 

   Bu kararların ekonomi kisvesi altında siyasi karar olduğunun altını çizen Yeşilada, “Burada murat edilenin tüketicinin ihtiyacına göre sıfırlanmasıdır. Tabi ki yerli ürünlerin KDV’sinin sıfırlanması iyi ama haksız rekabete yol açmayacak ve tüketicinin ihtiyaçlarını karşılayacak bir karar olmaktan da uzak” dedi.

   Kira stopajlarından yüzde 3’ün kiracıya geri verilmesi kararının ise denetimle etkili olabileceğini söyleyen Yeşilada, “Evini döviz kiralayıp sözleşmesini stopajı düşük ödesin diye Türk Lirası yapan ev sahibinin bile denetlenemediği ülkemizde kiracıya yüzde 3’ün geri ödenip ödenmediği nasıl denetlenecek” diye soru yöneltti.

“Tüketici beklenti içine sokuluyor”

   Yeşilada, sözlerine şu şekilde devam etti:

   “Vatandaşlar neyin maliyet unsuru olduğunu bilmiyor ve temel tüketim maddelerinde indirim bekleyecekler. ‘Hükümet KDV’yi sıfırladı, dövizi sabitledi neden indirim yok’ diyecek. Ama günün sonunda bizim derneğimizin, ithalatçıların ya da tedarikçilerin piyasaya sağladığı ürünlerin hiçbiri listede yoktur.”

   “Ürünlerimizden, çocuk bezi, kadın peti, yağlar ve mamalar listede yer almaktadır” diyen Yeşilada, bazı gazetelerin tüm ürünlerde KDV sıfırlanmış algısı yarattığını ve tüketicinin de beklenti içine girdiğini kaydetti.

“Hükümet gerçekten ucuzluk yaratmak istemiyor”

   Yeşilada, hükümetin gerçekten ucuzluk yaratmak istemediğini, ürünleri siyasi ranta göre cımbızlayarak seçtiğini kaydederek, ucuzluk yaratmak için enflasyon sepetindeki tüm ürünlerin KDV’sinin sıfırlanması gerektiğini vurguladı.

   “Kimin ürettiğine, kimin ithal ettiğine göre değil tüketicinin ihtiyacına göre karar alınsaydı o zaman piyasaya bir ucuzlama gelirdi” diyen Yeşilada, boşuna tüketicinin beklenti içine sokulduğunu vurguladı. 

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }