Halkın Partisi MYO Üyesi Ramadan Durmazer Kanal T’de Pınar Gözenin hazırlayıp sunduğu Günaydın Kıbrıs programının konuğu oldu.
“GAYRİ MEŞRU HÜKÜMET BU KONTROLSÜZ NÜFUSU YÖNETEBİLECEK MEZİYETE SAHİP DEĞİL”
Programda nüfus artışına değinen Durmazer “Gerek öğrenci, gerek iş gerekse Rusya- Ukrayna savaşından dolayı ülkemize gelenlerden dolayı çok kozmopolit bir yapı oldu. Siyasetle uğraşan kişiler olarak işe diğer tarafından bakmamız gerekiyor. Bir nüfus ve toprak politikamızın olmayışı umarım bizi zor bir duruma sokmaz. Bunu yönetebilmek ayrı bir meziyet ister ama ne yazıkki gayri meşru hükümetimiz böyle bir meziyete sahip değil. Tabii ki yurt dışından gelen herkes kötü manasına gelmiyor ama otoritedeki boşluk yaşanan kötü olayları da beraberinde getiriyor” dedi.
“HALKIN SEMPATİSİNİ KAZANMIŞ DURUMDAYIZ”
Ülkede yaşanan yolsuzluk ve sahte diploma olaylarına da değinen Ramadan Durmazer “Şu anda bu olayları ortaya çıkarırken Halkın Partisi nasıl bir ses getiriyorsa ilk kuruluşumuzda da amaçlarımız buydu. Biz 2 sene önce sine-i millet kararı alırken bugünleri ön görerek yaptık. Gayri meşru hükümetle alakalı yönetim şeklinin doğru bir yöne gitmeyeceğini ön görmüştük. O zaman söylediğimiz şeyler şu anda yaşanıyor. Biz parti olarak özümüze dönmeye başladık bunu yaparken de hükümetle ilgili yolsuzlukları ortaya çıkarmaya başladık. Gerekli şikayetlerde bulunarak savcılığa kadar olayı götürdük ve takipçisiyiz. Sahte diploma meselesi ile ilgili de konunun sıkı bir takipçisiyiz. Ortaya çıkardığımız bir çok usulsüzlük ve yolsuzluklardan dolayı halkın da sempatisini kazanmış durumdayız. Var olan konuları da halka aktararak açık bir şekilde konuşmak için her hafta bir köyde vatandaşlarımızla buluşuyoruz” şeklinde konuştu.
“MUHALEFET YAPMAK İÇİN KÜRSÜYE İHTİYACIMIZ YOK”
Muhalefet yapmak için bir kürsüye ihtiyaçları olmadığını belirten Durmazer “Yaptığımız meclis dışı muhalefetle zaten biz mecliste yapacağımız şeyi yapıyoruz. Belki de daha fazlasını gerçekleştiriyoruz. Vatandaşlarımıza gayri meşru hükümetin neleri yapamadığını anlatıyoruz” dedi.
“SAYISAL OLARAK ÖRGÜT SAYIMIZ DÜŞÜK AMA ETKİMİZ BÜYÜK”
Halkın Partisi olarak yola çıktıklarında örgütsel yapılarını diğer siyasi partiler gibi kurma emelinde olmadıklarını söyleyen Durmazer “Belki de o zaman için yaptığımız bir hataydı bu. Örgütlenme konusunu kenarda bıraktık. Çünkü örgütlenmenin menfaat orantılı olduğu bir algı oluşmuştu. Ülkede 50-60 yıllık partiler var. Biz genç bir parti olmasına rağmen belki de çoğundan iyi durumdayız. Toplumda siyasete karşı bir uzaklaşma, yozlaşma, bulaşmama gibi bir değişiklik oldu. Bu yüzden Halkın Partisi ilçe örgütlerinde sayısal olarak büyük rakamlara ulaşmasa da etki olarak diğer partilerden daha fazla bir seviyeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu.
“NARENCİYE SEKTÖRÜ TAMAMEN YOK OLABİLİR”
Son dönemde Güzelyurt’ta yaşanan sıkıntılarla ilgili kendisine yöneltilen soruları da yanıtlayan Ramadan Durmazer “Güzelyurt’ta özellikle narenciye konusunda büyük sıkıntılar yaşanıyor. Biz Halkın Partisi olarak sadece narenciye değil, tarım alanında büyük çalışmalarımız var. liyakatlı, tecrübeli ve bilgili üyelerimizle beraber yoğun şekilde çalışmalar yapılıyor. Son olarak narenciyede yaşanan sıkıntılardan dolayı Güzelyurt, toplanan narenciyenin geri gelmesiyle ilgili de sıkıntı yaşadı. Şu anda gözlemlediğimiz hastalık görülmedi ama tespitiyle ilgili de bir çalışma yapılmadı. Sadece hastalığın bizde de olabilme ihtimali üzerinde konuşuldu. Hala bir önlem alınmış değil ve narenciye sektörünü bir kaç yıl içerisinde tamamen kaybetme riskiyle karşı karşıyayız” dedi.
“ÜNİVERSİTELERDEKİ SORUNLARLA İLGİLİ UYARIMIZI AYLAR ÖNCE YAPMIŞTIK”
Yine Güzelyurt’ta bulunan üniversitelerde yaşanan sıkıntılara da değinen Durmazer “Oradaki üniversitelerin olması bölgeye ekonomik olarak ciddi katkılar sağlıyordu. Aylar önce başka bir üniversitede yaşanan buna benzer olaylardan dolayı açıklamalar yapmamıza önlemler alınmasını söylememize rağmen bir tedbir alınmaması bugün yaşadıklarımızı ortaya çıkardı. Zaten ülkemize zar zor öğrenci getirirken son yaşananlardan sonra nasıl öğrenci getiririz bunu bilemiyorum. Hala daha bununla ilgili bir önlem alınmış değil. Şu anda ülkemizdeki üniversitelerle ilgili algı ne yönde? Sahte diploma ya da parayla diploma satılıyor yönünde algı var artık. Çok yakın dönemde üniversite sayılarımız azalabilir. Bu da bize ekonomik açıdan olumsuz şekilde yansıyacaktır” şeklinde konuştu.