Narenciye üreticisi, “zararına çalışıyoruz” diyerek isyan bayrağını çekti… Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı Ali Alioğlu, narenciye üretiminin bitme noktasına geldiğini, üreticilerin sesine kulak verilmediğini belirterek Cypfruvex’in valensiya ürününü tonu 5 bin TL ve kalitesine göre üzeri fiyattan alacağını ancak maliyetin 5 bin 366 TL olduğunu söyledi. Üreticinin artan maliyetler nedeniyle zaten batma noktasına geldiğine işaret eden Alioğlu, valensiya ürününe verilen fiyatın kabul edilemez olduğunu vurguladı. Alioğlu, Tarım Bakanlığı’nın üreticiyi kaale almadığını iddia ederek cumartesi günü üretimin kaderini belirleyecek kitle toplantısını gerçekleştireceklerine dikkat çekti. “Eğer üretimden koparsak…” Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı Ali Alioğlu, Cypfruvex’in valensiya ürününü tonu 5 bin TL ve kalitesine göre üzeri fiyattan piyasa şartlarında alacağını duyurduğunu belirterek fiyatın maliyetin altında olduğunu söyledi. Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Dursun Oğuz’un Cypfruvex ile ihracatçılarla görüştüğünü ancak üreticilerle istişarede bulunmadığını belirten Alioğlu, görevlerinin devletin kurumu olan Cypfruvex’i ayakta tutan üretici kesime kulak verilmesi olduğunu vurguladı. Alioğlu, dünya genelinde yapılaşma nedeniyle yok olan verimli toprakların nedeniyle devletlerin tarıma yönelik her türlü desteği sağladığını ifade ederek Dünya’da tarımsal üretime yönelik böyle adımlar atılırken Kuzey Kıbrıs’ta çağrılarına rağmen seslerini duyuramadıklarından yakındı. Alioğlu, yaptıkları üretimin karşılığını alamaz duruma geldiklerinin altını çizdi. Alioğlu, “narenciye üreticisinin çok para kazandığı” iddiasının doğru olmadığını ifade ederek “Bizim bütün derdimiz üretim yapmaktır. Eğer üretimden koparsak, ekonomiye üretim üzerinden destek verilmezse, Kuzey Kıbrıs narenciye alanında dışa bağımlı bir ülke olacak. Bu da ülke geleceğinin sonu olur” dedi. “Üreticinin maliyeti 5 bin 366 TL, Cypfruvex’in belirlediği fiyat 5 bin TL” Alioğlu, Cypfruvex’te “yapısal bozuklar” olduğunu iddia ederek bu sorunun maliyetlere yüksek düzeyde yansımasının, üreticileri olumsuz etkilediğini söyledi. Alioğlu, yüzde 80 oranında sulu üretimin Güzelyurt’ta olduğuna dikkat çekerek 50 bin insanın bu sektörden geçim sağladığını belirtti. Narenciye üretimine yönelik bir politika oluşturulmamasının ürünlerin dalında kalmasına neden olduğuna vurgu yapan Alioğlu, narenciyede lokomotifi valensiya türünün sırtladığını ve valensiyada 50 bin tonluk rekolte beklentisi olduğunu açıkladı. Alioğlu, 20 bin dönüme yakın bir alanda üretim yapmaya çalışan üreticinin bugün 50 bin tonlara kadar düşüp gerilediğine dikkat çekerek, bu politikayla dönüm başına 2.55 kiloluk bir ortalamayla hareket ettiklerini bildirdi. Verilen rakamlara göre üreticinin maliyetinin 5 bin 366 TL’lere tekabül ettiğini belirten Alioğlu, Cypfruvex’in narenciye ürünü için vereceği rakamın ise 5 bin TL olduğunu söyledi. “Cumartesi gerçekleştirilecek kitle toplantısı üretimin kaderini belirleyecek” Alioğlu, Kıbrıs Türk Narenciye Üreticiler Birliği Yönetim Kurulu Olağanüstü Toplantısı’ndan sonra alınacak kararla cumartesi günü büyük kitle toplantısı gerçekleştirmeyi düşündüklerini dile getirerek, oradan çıkacak kararın yol haritasını ve narenciye üretimini kaderini belirleyeceğini ifade etti. Alioğlu, şu açıklamayı yaptı: “Ya bu yola devam edeceğiz ya da biz bu işi, görevi bırakır gideriz. Çünkü biz Kıbrıs Türk Narenciye ve Üreticiler Birliği olarak Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’nın bizi kaale alıp dinlesin dedik. Sadece fabrikaları ve ihracatçıları gezmek yeterli değildir. Üreticinin sesine kulak vermeniz gerekiyor. Bizi dinleyen olmadı. Bu nasıl hesap!.. Üreticiler, bir taraftan hükûmeti temsil eden Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı, bir taraftan Cypfruvex, diğer taraftan ihracatçıların kumpasına gelmiş ve ayakta durmaya çalışıyor. Eğer böyle giderse bu sektör batacak ve bitecek. Bu hükûmet bize ya kulak verecek ya da bizi sokaklarda eylemlere sürükleyecektir”. Alioğlu, halkın alım gücünün düştüğünü, elektriğe okkalı zamlar geldiğini, akaryakıtın otomatiğe bağlandığını, kimyevi gübre ve ilacın dövize endeksli olduğunu ve daha bunun gibi birçok gıda ürününe gelen zamların üreticiyi üretimden vazgeçirecek noktaya getirdiğini vurguladı. Üreticinin ürününe hak edilmeyen fiyatlar teklif edilmesinin bardağı taşıran son damla olduğunu dile getiren Alioğlu, hükûmetin bu konuda sessiz kalmaması gerektiğini ifade etti.