Özel Haber

İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Kıbrıslı Türk Doç. Dr. Hamit Ayberk, kızılçam orman varlığımızın çam kese böceği ve çam kabuk böceğinin kaygı verici tahribatını yaşadığını vurguladı

Abone Ol

Mustafa GÜRSEL Gönendere (Gonedra) köyünün kuzeyinde bulunan “Kocaçam” isimli anıt kızılçam ağacımız da kurudu. Anıt çam yaklaşık on yıl önce, çam kabuk böceği saldırısına uğradığı için, koruma amaçlı olarak orman dairesi tarafından oldukça derin şekilde budanmıştı. İki asırlık Kocaçam’ın gövdesinde binlerce kabuk böceği deliği bulunuyor. Orman Dairesi’nin belirlediği beş anıt çam ağacından biri olan Kocaçam’ın da kurumasıyla, doğamızda anıt nitelikli sadece Arapköy/Kargasuyu bölgesindeki 250 yaşındaki Çatalçam isimli kızılçam kaldı. Akdeniz (Ayrini) köyü yolundaki Mersinlikçamı isimli anıt çam, Çınarlı’daki (Bladan) Değirmiçam ve Alevkaya Surpmagar Ermeni Manastırı yakınındaki Adalya Pınarı çamı daha önce kurumuştu. Anıt kızıl çamların ardı ardına kuruması, ömürlerini tamamlamaları olarak değerlendirildi. Çam ağaçları ortalama 80-90 yıl kadar yaşıyor. Kuruyan anıt çamlar 200-400 yaşındaydı. Çam kese böceği ve çam kabuk böceği zararlıları ile kuraklık sorununun anıt çamların ölümünü hızlandırdığı da belirtildi. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Kıbrıslı Türk Doç. Dr. Hamit Ayberk, kızılçam orman varlığımızın çam kese böceği ve çam kabuk böceği zararlılarının çok ciddi tahribatını yaşadığına dikkat çekti.     Doç. Dr. Ayberk, uzun yıllardır süren bu sorunun yangınlar gibi orman varlığımızı yok ettiğini, bu iki zararlı böceğe karşı etkili tedbirlerin alınması gerektiğini vurguladı. Kuraklık, av baskısı, yapılaşma furyası, yaygın tarımsal faaliyetler ve çevre sorunlarının ekolojik dengeye büyük zarar verdiğini belirten Doç. Dr. Hamit Ayberk, çam ağaçlarının kese böceği ve kabuk böceğine karşı savunma gücünü kaybettiğini söyledi. Çam kese böceklerinin yapraklarını yemek suretiyle ağacı fotosentez yapamaz duruma getirip zayıf düşürdüğünü, bu aşamada ağaca kabuk böceklerinin saldırdığını vurgulayan Doç. Dr. Ayberk, “Ne yazık ki kızılçam orman varlığımızın önemli kısmını bu nedenle kaybettik ve durum maalesef kaygı verici şekilde devam etmektedir” dedi. Doç. Dr. Hamit Ayberk, kızılçam ağaçlarındaki çam kese böceği ve çam kabuk böceği zararını “çok ciddi ve endişe verici” olarak niteledi. Çam ağaçlarının savunma amacıyla ürettiği reçinenin yüzde 90’ının su olduğunu belirten Ayberk, su stresinin ağaçları zayıf düşürdüğünü anlattı. Bağımsız muhabirinin sorularını yanıtlayan Ayberk, koruma amaçlı yapılan usulüne uygun derin budamanın doğru olduğunu, ancak anıt ağaçların özel tedbirler ve uygulamalarla titizlikle korunması gerektiğini vurguladı. Doç. Dr. Hamit Ayberk, çam kabuk böceğinin Akdeniz-Ege bölgesinde kızılçam ağaçlarının en önemli kuruma nedeni olduğunu kaydetti. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hamit Ayberk, şu bilgileri verdi: “Çam kese böcekleri primer ve fizyolojik zararlıdır. Yani sağlam ve sağlıklı ağaçlara gider, onların iğne yapraklarını yiyerek asimilasyon kaybına yol açar. Sayıları çok fazlaysa ağaçları tamamen çıplak hale getirebilirler. Yaprakları kalmayan bir ağaç ise fotosentez yapamadığından zayıf düşer.     Bu durumda sağlık durumu bozulan ağaçlar, kabuk böceklerinin saldırısına açık hale gelir. Akdeniz Bölgesi'nde çam kese böcekleri sonrasında görülen Akdeniz çam kabuk böceği ağaçların kurumasının en önemli nedenidir. Akdeniz çam kabuk böcekleri özellikle sağlık durumu bozulmuş ve yeterince direnç gösteremeyen ağaçlara saldırmaktadır. Ormanlarımızda çam kabuk böceği sayılarının artmaması için çam kese böcekleriyle etkili şekilde savaşmak durumundayız. Bunun en etkili yolu entegre mücadeledir. Yani; böceğin yumurtlama döneminden başlanarak ağaçlardaki yumurtalarının, kış aylarında ise tırtılların kışlık yuvaları olan keselerin toplanması son derece önemlidir. Ayrıca orman zararlılarıyla mücadele laboratuvarlarında üretilen terminatör böcekler, çam kese böceğinin bulunduğu alanlara bırakılır. Bu böcek hemen ağaçlara tırmanarak keselerin içerisindeki tırtılları yer. Buna ek olarak uçaktan ve yerden bakteri kullanılarak yapılan ilaçlama çalışmalarıyla çam kese böcekleriyle oldukça etkili şekilde mücadele edilebilir. Çam kese böceği ve çam kabuk böceği gibi zararlıların ağaçlara normalin üstünde zarar vermesinin en önemli nedenleri hiç şüphesiz ki av baskısı, kontrolsüz yapılaşma, tarımsal faaliyetler ve çevre kirliliğidir. Küresel iklim değişikliğine bağlı olarak artan su stresi ve kuraklık ağaçların sağlığını daha da bozar. Yeterince reçine üretemeyen ve kendisini savunamayan ağaçların zararlı böceklerin saldırılarına daha açık duruma geleceği kaçınılmaz bir gerçeklik olarak karşımıza çıkmaktadır. Durum çok ciddidir ve endişe vericidir. Gerekli çalışmalar mutlaka yapılmalıdır.” Fotoğraf: Cemre DAĞLI       [caption id="attachment_31674" align="alignnone" width="800"] Fotoğraf/ Cemre DAĞLI[/caption]  

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }