Dünya

Bitkiler iklim değişikliği sonucu 'sert' koşullarla karşı karşıya...

Galapagos'taki yerli dikenli armut ve lav kaktüsünün çok sınırlı bir dağılıma sahip olması, bu bitkilerin korunmasını hayati kılıyor...

Abone Ol

Galapagos Adaları, dev kaplumbağalar, deniz aslanları ve Darwin'in ispinozları gibi yaban hayatıyla tanınsa da, aynı zamanda zengin bir bitki çeşitliliğine de ev sahipliği yapıyor.

Bu bitkiler de ispinozlar gibi adaların farklı ekosistemlerine yıllar içinde uyum sağlamış. Örneğin, adalarda lav kaktüsü, Jasminocereus ve çeşitli dikenli armut kaktüsü türleri dahil olmak üzere yedi endemik bitki cinsi bulunuyor.

Ancak bu eşsiz bitkiler, iklim değişikliği ve insan kaynaklı tehditler nedeniyle baskı altında.

Charles Darwin Vakfı'ndan (Charles Darwin Foundation - CDF) Patricia Jaramillo, bitkilerin ekosistemlerde gıda ve habitatın temelini oluşturduğunu ve adadaki canlıların hayatta kalması için bitki restorasyonunun kritik olduğunu vurguluyor. 

İklim değişikliği Galapagos'taki bitki yaşamını nasıl etkiliyor?

Galapagos'un lav tarlalarını ilk kolonize eden dayanıklı bitkiler, kurak koşullara mükemmel uyum sağlasa da, iklim değişikliğinin getirdiği düzensiz yağışlar bu bitkilerin hayatta kalma ve yenilenme yeteneklerini zorluyor.

Baltra Adası'nda keçi istilasının ortadan kaldırılmasına rağmen bazı bitkiler, yenilenme sürecinde sıkıntı yaşıyor.

Charles Darwin Vakfı'ndan Nicolas Velasco, iklim koşullarının birkaç yıl öncesine göre daha sert olduğunu belirtiyor. Velasco, bitkilerin fenolojisini inceleyen bir araştırmaya katılıyor ve bu çalışmalar, endemik bitkilerin doğal döngülerinin değişmekte olduğunu ortaya koyuyor.

El Nino'nun etkileri de fenolojik çalışmaların odak noktalarından biri. Bu doğal olay, toprağı gevşeterek kökleri zayıflatıyor ve Opuntia echios gibi bitkilerin devrilmesine yol açıyor.

Güney Plaza Adası'ndaki Opuntia popülasyonu, 1960'lardaki 2.000 bireyden 2014'te 400 bireye kadar azaldı. Bilim insanları, iklim değişikliğinin El Nino'yu güçlendirdiğine inanıyor.

Kaktüsler ve iguanalar arasındaki hassas dans

Güney Plaza'nın belirgin patikalarında yürürken, parlak yeşilliklerin arasında güneşlenen sarı kara iguanaları görmek alışıldık bir manzaradır. Galapagos Şahini'nin ortadan kalkması, bu türün nüfus artışına katkı sağlarken, Opuntia kaktüslerinin azalması, yiyecek rekabetini şiddetlendirdi.

Charles Darwin Vakfı’nın Galapagos Verde 2050 programı, adada kaktüs fideleri dikerek ekolojik restorasyon çalışmaları yapıyor. Araştırmacılar, iguanaların açlık nedeniyle fideleri hızla yemeye başladığını gözlemliyor.

İguanalar esas olarak otçul olsa da fırsatçı beslenme alışkanlıkları geliştirerek leş ve kuş yavruları da tüketebiliyor. Son zamanlarda ise yiyecek sıkıntısı kara iguanaları arasında kanibalizme yol açtı.

Nicolas Velasco, iguanalar ve kaktüsler arasında dengeli bir ilişki olduğunu, iguanaların kaktüs meyvelerini yiyerek tohumları yaydığını belirtiyor. Ancak aşırı kurak dönemlerde, iguanalar su ihtiyacını karşılamak için kaktüsleri bitkinin tohum vermesine fırsat kalmadan tüketiyor.

Okyanus altında ise deniz iguanaları, El Nino'nun yüksek sıcaklıklarının deniz çayırlarını yok etmesi nedeniyle benzer zorluklarla karşı karşıya.

Galapagos'ta su ve diğer çözümler

Su kıtlığı, Galapagos Adaları'ndaki bitki yaşamı için büyük bir tehdit oluştururken, araştırmacılar CDF'nin kurak bölge restorasyon projesi kapsamında bir dizi araç deniyor.

Bunlardan birinin adı Groasis Waterboxx. Hollandalı bir çiçek ihracatçısı tarafından geliştirilen tasarım, bitkinin etrafında bir tür su pili gibi davranarak yağmur suyunu topluyor ve hemen buharlaşmasını engelliyor. Sur Plaza fideleri kafeslerinin içine bunlarla donatıldı.

Başka yerlerde uzmanlar toprağa biyokömür ya da hidrojel seriyor. Bir çeşit odun kömürü olan biochar, toprağı iyileştirmek için toprağa karıştırılıyor ve bitkilerin daha fazla besin maddesine erişmesini sağlıyor. Hidrojel ise toprağın daha fazla nem tutmasına yardımcı olan bir tür beyaz polimerdir.

Restorasyon çalışmalarında sadece teknoloji değil, adaların sosyal ekosistemi de önemli bir rol oynuyor. Güney Plaza'daki 2022 ekim sezonunda her biri 20 litre suya ihtiyaç duyan 220 bitki için toplam dört metreküp su taşındı.

Su taşıma maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle, CDF, Galapagos Ulusal Park Müdürlüğü'nün desteğiyle turist tekneleriyle iş birliği yaparak su tedarikini sağladı. Bu çalışmalar sonucunda, Güney Plaza’daki Opuntia nüfusu yaklaşık 1.200 kaktüse ulaştı ve tohum yoluyla doğal yenilenme de sürüyor.

Turistler ve yerel halkın yaban hayatı üzerindeki etkisi her zaman var olacak; bitkileri çiğnemek, istilacı türleri serbest bırakmak ve habitatları değiştirmek gibi. Bu nedenle CDF, etkileri azaltmak için insanlarla iş birliği yapıyor.

Santa Cruz sakinleri, bahçelerinde endemik bitkiler yetiştirmeye teşvik ediliyor. Ayrıca, Galapagos Verde 2050 programı kapsamında, Charles Darwin Araştırma İstasyonu açık ev etkinlikleri düzenliyor ve okul öğrencileriyle ekolojik bahçeler oluşturuyor, böylece gençlere biyolojik çeşitlilik mirası hakkında eğitim veriliyor.

Uluslararası topluma ise yeniden yabanileştirmenin bitkilerle birlikte yapılmadığında tam anlamıyla başarılı olamayacağı mesajı veriliyor.

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }