Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, milletvekillerinin güncel konuşmalarıyla sürdü. Konuşmalarda ilaç politikası İlaç ve Eczacılık Dairesi'ndeki sorunları ele alındı.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Lefkoşa Milletvekili Filiz Besim, “Hükümetin herhangi bir ilaç politikası var mı ve çöken İlaç Eczacılık Dairesi” başlıklı güncel konuşma yaptı.
Pandemiden sonra tüm dünyanın ciddi bir ilaç ve tıbbi malzeme krizine girdiğini ifade eden Besim, ilaç sektöründe ciddi hammadde sıkıntısı yaşandığını söyledi.
“Pandemiden sonra bu anlamda nasıl önlemler alacaktık, sorgulamamız gereken odur” diyen Besim, Avrupa Birliği’nin kısa süre içinde, ilaç hammaddesi satmayı durdurması riskinin ortada olduğunu belirtti.
Ülkede son üç yıldı ciddi bir ilaç sıkıntısı yaşandığını söyleyen Besim, bu konuda düzgün bir politika izlenmediğini öne sürdü, bunun vatandaşı ciddi şekilde mağdur ettiğini söyledi.
Geçen yıl gelen ek bütçede ilaca ek bir fon ayrıldığını görmenin kendilerini memnun ettiğini anlatan Besim, “İhaleler doğru düzgün yapılmadığı için şu anda doğrudan alımları başladı” diye konuştu.
Bu sürecin Kıb-Tek’te yaşanan süreçten farklı olmadığını da söyleyen Besim, “Sağlık Bakanlığı’nın doğrudan alımlara bu kadar çok bütçe ayırması ‘akıl işi’ değil” dedi.
Bulunamayan birkaç ilaç için doğrudan alım yapılabileceğini ancak bunun yaygın hale gelmemesi gerektiğini kaydeden Besim “Bu ülkede, bir ilaç stratejimiz var mı, düşünmemiz lazım.” şeklinde konuştu.
İlaç ve Eczacılık Dairesi'nin çok önemli görevler yerine getirdiğini dile getiren Besim bunlar arasında ülkeye girecek ilaçlara karar vermek, ihalelere çıkmak, açılacak eczaneler ve ecza depolarına izin vermek, polisten gelen maddelerle ilgili adli rapor hazırlamak, zamanı geçmiş ilaçları toplamak, oluşabilecek hammadde sıkıntılarına karşı önlem almak bulunduğunu anlattı.
Öte yandan İlaç ve Eczacılık Dairesi'nin sıkıntılı bir durumda olduğunu söyleyen Besim yönetim kadrosundaki personel eksikliğine işaret etti, “Daire teknik olmayan insanlar tarafından Bakanlıktan yönetilmeye çalışılmaktadır” dedi.
Bunun dairenin işleyişine ciddi sekte vurduğunu kaydeden Besim, bunları aşmak için yasal eksikliklerinin giderilmesi, daire idaresine işinin ehli insanların atanması, Çalışma Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı’nın iş birliği halinde çalışarak vatandaşın ilaca ve doktora kolay erişimini sağlaması, ilaçta otomasyon sistemine geçilmesi için gereken çalışmaların yapılması gibi önerilerde bulundu.
Besim, İki Toplumlu Sağlık Komitesi aracılığıyla Avrupa Birliği’nden ilaç temin etmenin yollarının zorlanması gerektiğini de dile getirdi.
Hasta ve yaşlıların evlerine hizmet götürülmesi için gerekli adımların atılması gerektiğini dile getiren Besim bunun muhtarlıklar ve belediyelerle iş birliği halinde hayata geçirilebileceğini belirtti.
Besim ülkede ilaç üretiminin de teşvik edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Dinçyürek: 2023 yılı ek bütçesinin doğru kullanılmadığı yorumuna katılmam mümkün değil
Yanıt vermek üzere kürsüye çıkan Sağlık Bakanı Hakan Dinçyürek, 2023 yılı ek bütçesinin doğru kullanılmadığı yorumuna katılamayacağını dile getirdi, iki büyük ihaleye çıkıldığını, ilaçların bu şekilde temin edildiğini kaydetti.
Şu anda da 750 milyonluk bir başka ihaleye çıkıldığını söyleyen Dinçyürek, mümkün olduğunca ilacı, ihaleyle aldıklarını belirtti.
Şubat ayı başında ilaç ihalesine çıktıklarını, bunun şimdiye kadarki en hızlı ihaleye çıkış olduğunu anlatan Dinçyürek, bu ihalelere çıkılırken öncelikle mevcut stokları dikkate aldıklarını, stokların erime hızıyla ilgili istatistiklere bakarak, veriye dayalı şekilde ihaleye çıktıklarını anlattı.
Dinçyürek, gerekirse yeniden ihaleye çıkılması için de bütçede para bıraktıklarını söyledi.
Genel sağlık sigortası için çalışma yürüttüklerini dile getiren Dinçyürek, İlaç ve Eczacılık Dairesinin fiziki yapısının sıkıntılı olduğu görüşüne de katıldı.
İlaç ve Eczacılık Dairesindeki sıkıntıların yılların birikimi olduğunu söyleyen Dinçyürek, ilaç deposunun iklimlendirmesi ve raf düzeni için 20 milyonluk bir bütçe ayırdıklarını kaydetti.
Dinçyürek, ilaçların giriş çıkışını kontrol için otomasyon sistemi kurduklarını, bu şekilde ilaçların kaydını kontrol altına alacaklarını, ilaçta kayıp kaçağı engelleyeceklerini, ilk giren ilacın ilk çıkmasını sağlayarak ilaç ziyanından kurtulacaklarını söyledi.
Dünyadaki ilaç krizinin ortada olduğunu, Türkiye’de ilaca erişimin sıkıntılı olduğunu belirten Dinçyürek, Türkiye’de stok eksikliğine düşülen bazı ilaçların halen KKTC depolarında bulunması nedeniyle henüz sorun yaşanmadığını belirtti.
Dinçyürek tedarik konusunda çalışmaya devam ettiklerini anlattı. Pandemi dönemini hatırlatan bu dönemde yaşanan ilaç sıkıntısından ders çıkarılmasının önemli olduğunu belirten Dinçyürek, “Gün gelecek belki de dünyada ilaca erişim çok daha zor hale gelecek” şeklinde konuştu. Bakan, hem ülkenin günlük ihtiyaçlarını karşılamak hem de dünyada değişen politika ve stratejilere uygun şekilde hareket etmek için gerekli adımları attıklarını söyledi.
Besim: Konunun takipçisiyiz
Yeniden söz alan CTP Milletvekili Filiz Besim, “Lütfen bana söyleyin, eğer ihaleleri doğru yapmışsanız neden şu anda aylık doğrudan alımlara gidiyorsunuz?” diye sordu.
Bunun üzerine yerinden söz alan Bakan Dinçyürek bunun yanıtını Meclis kürsüsünden defalarca verdiğini dile getirdi, ihaleye çıkıp 36 ilaç deposundan teklif almalarına rağmen, bazı kalemlere hiçbir deponun teklif veremediğini, bunları Türkiye’den tedarik etmeye çalıştıklarını ancak Türkiye’den bile tedarik edemedikleri ilaçlar olduğunu belirtti.
Dinçyürek, bu nedenle ihalede tekli verilmeyen kalemlerden piyasada buldukça almaya çalıştıklarını, 2024 için bu alımların 10 milyonu aşmayacağını kaydetti.
Kürsüden konuşan Besim ise bu konunun takipçisi olacaklarını vurguladı, mevcut personel yapısıyla dairenin düzgün bir ihale süreci yürütemeyeceğine ilişkin düşüncesini ifade etti.