Kıbrıs

Yakın Doğu Üniversitesi Yapı Malzemeleri ve Zemin Mekaniği Laboratuvarı, güçlü altyapısı ile deprem riski yüksek yapıların tespiti için saha çalışmalarına başlayacak

Abone Ol
"Mevcut yapı stokunun denetimden geçirilmesi şart" Yakın Doğu Üniversitesi İnşaat ve Çevre Mühendisliği Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Rifat Reşatoğlu, Türkiye’de yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremlerin yarattığı yıkıma dikkat çekerek, “Coğrafyamızda karşı karşıya olduğumuz deprem gerçeğini doğa bizlere bir kez daha hatırlattı. Ülkemizdeki yapı stokunun incelenerek deprem riski taşıyan yapıların belirlenmesi hayati önem taşıyor” ifadesini kullandı. Özellikle 2000 öncesi yapılan yapılara dikkat çeken Doç. Dr. Reşatoğlu, “Mevcut yapı stokunda bir öncelik sırası belirlenerek çalışmaların bir an önce başlaması gerekiyor. Deprem güvenliği değerlendirilecek mevcut bir binada yapılacak incelemelerde temel hedef binayı tanımaktır. Bu nedenle bina hakkında toplanacak bilginin kapsamı son derece önemlidir” dedi. “Gözle görebileceğimiz bazı unsurlar, bir binanın dayanıklılığı konusunda bize fikir verebilir. Bu noktada; binanın yaşı, yapıların projeye uygunluğu, zemin durumu, bina taşıyıcı elemanların durumu, binadaki rutubet durumu gibi parametreler belirleyicidir. Fakat gözle görülemeyen ve uzman incelemesine ihtiyaç duyulan özellikler binanın güvenilirliği konusunda çok daha kesin bilgi verir” diyen Doç. Dr. Reşatoğlu, Yapı Malzemeleri ve Zemin Mekaniği Laboratuvarı’ında yapılabilen bina hasar tespiti ve bina dayanıklılık testleri uygulamalarını sıraladı. “Laboratuvarımızda, risk belirleme çalışmalarının en önemli aşamalarından olan karot alımı işlemleri ve karot ölçümleri yapabiliyoruz. Karot makinesi ile aldığımız numuneyi laboratuvar ortamında test ederek gerekli raporu hazırlıyoruz. Binaya zarar vermeden alınan silindirik beton örneğini yönetmeliklerde belirtilen mukavemet testlerine tabi tutarak beton kalitesini ortaya çıkarıyoruz” diyen Doç. Dr. Rifat Reşatoğlu, “Donatı tarama testi ile de binaların kolon ve kiriş gibi taşıyıcı elemanlarında kullanılan donatı çubuklarının çap ve sıklığını, herhangi bir kırma işlemi yapmadan, çok hızlı bir şekilde tespit ediyoruz. Betonarme binalarda beton ile birlikte kullanılan bir diğer malzeme olan donatı çeliğinde malzemenin davranışını belirlemek ve mekanik özelliklerinin ayrıntılarını saptamak için çelik çekme testleri de uygulayabiliyoruz” ifadesini kullandı. Doç. Dr. Reşatoğlu, yapılarda kullanılan malzemelerin yanı sıra mevcut yapılarda ve yeni inşaat sahalarında gerçekleştirdikleri zemin analizleri ile yapıların taşıdıkları deprem riskini çok yönlü bir şekilde saptadıklarını söyledi. Günsel: Laboratuvarımızı başta kamu olmak üzere halkımızın kullanımına açıyoruz Yaşanılan deprem faciasının, depreme dirençli yapıların ve kentlerin önemini bir kez daha acı bir şekilde hatırlattığını vurgulayan Yakın Doğu Oluşumu Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Suat Günsel, “Yakın Doğu Üniversitesi olarak, sahip olduğumuz altyapıyı ve olanakları toplum yararına hizmete açmayı bir görev olarak biliyoruz” dedi. Yakın Doğu Üniversitesi İnşaat ve Çevre Mühendisliği Fakültesi bünyesinde faaliyet gösteren Yapı Malzemeleri ve Zemin Mekaniği Laboratuvarı’nın, yapıların deprem riskini belirleyecek bütün donanıma sahip olduğunu söyleyen Prof. Dr. İrfan Suat Günsel, “Ülkemizde, deprem riski taşıyan yapı stokunun belirlenmesinde aktif bir rol üstlenerek, Yapı Malzemeleri ve Zemin Mekaniği Laboratuvarı’mızı başta kamu olmak üzere halkımızın kullanımına açıyoruz” ifadesini kullandı.
{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }