Gündem

Ülkeye gelen turistlerin “sigortalanması” konusundaki detaylar gün yüzüne çıktı

Abone Ol

   KKTC’ye gelecek turistlerin “sigortalanması” konusuyla ilgili günlerdir süren bilinmezlik nihayet son buldu.

   Birçok kesim, sigorta işlemlerinin maliyetinin ne olacağı ve Güney Kıbrıs’tan gelen kişilerin bu durumdan nasıl etkileneceği gibi birçok soruya yanıt aradı, kararın detayına ilişkin bilgi talep etti ancak yanıt alınamayınca tartışmalar başladı.

   Ülkenin lokomotif sektörü olan turizmi ciddi şekilde etkilemesi beklenen kararla, turistlerin sigortalanarak devlet güvencesi altına alınması hedefleniyor ancak bu kararın, zaten pandeminin ardından azalan turist sayısını daha da azaltacağından endişe ediliyor. Özellikle turizm ve turizmden beslenen sektörler, hükümetin aldığı karara oldukça tepkili…

    Bir diğer tepki de hükümetin sigorta işlemlerinde sadece Şeker Sigorta’yı yetkili kılması konusunda oldu… Diğer sigorta şirketleri bu kararı “haksızlık” olarak değerlendirdi… Sigorta şirketlerinin bu konuyu yargıya taşımaya hazırlandığı öğrenildi.

   BAĞIMSIZ Gazete’ye konuşan Şeker Sigorta (Kıbrıs) Ltd. Yönetim Kurulu Başkanı Türker Yüksel, herkesin merak ettiği sorulara tek tek yanıt verdi, kamuoyunda “yanlış bilgilerin” olduğunu söyledi. Yüksel, ülkeye hava ve deniz yoluyla gelen turistleri kapsayacak kararın sağlık sigortası şeklinde olacağını belirtti.

   Yüksel, sigorta ücretlerinin zaman dilimlerine göre belirlendiğini açıkladı, tarife ücretlerini verdi.

‘Sigortasız turistler’ 3 gün için
4 Euro, 1 yıl için 180 Euro ödeyecek

   Yüksel’den alınan bilgiye göre, KKTC’de çalışma veya oturma izinli olarak bulunan kişiler, öğrenciler ve ülkeye seyahat sigortasıyla gelen hiç kimsenin sigorta çıkarma zorunluluğu olmayacak; sigorta zorunluluğu sadece hava veya deniz kapılarından ülkeye giren turistlere uygulanacak; kara kapılarından gelen kişiler ise bu uygulamadan muaf tutulacak.

   KKTC’ye hava veya deniz yoluyla gelecek “sigortasız turistlere” 6 farklı kategoriye göre farklı fiyatlar sunulacak. Buna göre sigortasız turistlerden 3 gün için 4 Euro; 1 hafta için 7 Euro; 15 gün için 12 Euro; 6 ay için 95 Euro ve 1 yıl için de 180 Euro istenecek. Turistlere, kendi cebine en uygun paketi seçme imkânı tanınacak.

Sadece Şeker Sigorta yetkili kılındı…

   Bakanlar Kurulu kararında, KKTC’yi ziyaret edecek olan kişilerin, Şeker Sigorta’nın bulacağı uluslararası bir reasürans şirketle iş birliği oluşturacağına dikkat çekildi.

   Karar, 16 Mayıs 2017 tarihli kararın tadil edilmesiyle oluşturuldu ve Resmi Gazete’de de yayımlandı.

   Resmi Gazete’de yer alan karar şöyle:

    “60/2010 Sigorta Hizmetleri (Düzenleme ve Denetim) Yasası’nın 63’üncü maddesinin 1’inci fıkrasında belirtilen “Bakanlar Kurulu, kamu yararı açısından gerekli gördüğü sigorta sınıflarının yaptırılmasını zorunlu kılabilir”.

   Karara göre, KKTC’yi ziyaret edecek olan kişiler, Şeker Sigorta’nın bulacağı uluslararası bir reasürans şirketle iş birliği oluşturacak ve bu düzenlemeden Başbakan Yardımcılığı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı yetkili kılınacak.

   Ancak 2017 yılında yayımlanan ancak hayata geçirilmeyen kararda, sigorta işlemlerinin “KKTC’de faaliyet gösteren tüm sigorta şirketleri” tarafından yapılması öngörülüyordu.

Aktunç: Sağlık sigortası olmayan
kişilere KKTC’de sigorta yapılacak

   Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanlığı Müsteşarı Serhan Aktunç, sigortası olmadan KKTC’yi ziyaret eden turistlerin “devlet güvencesi” altına alınması için karar alındığını söyledi.

   Pandemi döneminde ve son kış operasyonlarında ülkeye gelen turistlerin 60-65 yaş üzerinde olduğuna dikkat çeken Aktunç, bu kişilerde bazı hastalıkların görüldüğünü, ölümlerin de yaşandığını dile getirdi.

   Aktunç, pandemi döneminde ilk vakanın Alman bir turiste ortaya çıktığını belirterek bu kişilerin tedavi sürecinde ve ülkelerine dönme konularında sorun yaşandığını anımsattı.

   Bu sorunlara karşı hamle yapılmasının düşünüldüğünü ifade eden Aktunç, bir şekilde bu insanların maliyetinin karşılanması için “sigortalanması” gerektiği konusunun ortaya çıktığını söyledi.

   Aktunç, bu konudaki çalışmaların 2017 yılında başlatıldığını ancak şimdi hayata geçirildiğini dile getirdi.

   Sağlık sigortasının Avrupa’da yapıldığını belirten Aktunç, sigortası olmayan kişilere KKTC’de yapılacak sigorta maliyetinin düşük olacağını kaydetti.

Yüksel: Kara sınır kapılarından
KKTC’ye gelen turistler muaf olacak

   Şeker Sigorta (Kıbrıs) Ltd. Yönetim Kurulu Başkanı Türker Yüksel, KKTC’ye gelen turistlere yapılacak sigorta işlemlerine yönelik kamuoyunda yanlış bilgilendirme olduğunu söyledi.

   Yüksel, KKTC’de çalışma veya oturma izinli olarak bulunan kişiler ile öğrencilerin yanı sıra ülkeye seyahat sigortasıyla gelen hiç kimse için “sigorta çıkarma zorunluluğu” olmadığını belirtti.

   Sigorta zorunluluğunun sadece hava veya deniz kapılarından gelen turistlere uygulanacağına dikkat çeken Yüksel, “Kara sınır kapılarından gelenler bu uygulamadan muaf olacak” dedi.

   Kara kapılarından gelen turistlere “her ne şart altında olursa olsun” sigorta yapmayı düşünmediklerini vurgulayan Türker Yüksel, Rum tarafıyla bu sorunla ilgili sorun yaşanmaması için kararın sadece hava ve deniz kapıları için geçerli kılındığını kaydetti.

“Bütün gelir, ortak bir havuzda toplanacak”

   Turistlere yapılacak sigorta hakkındaki sürecin yeni olmadığını, çok önceden başladığını belirten Yüksel, diğer sigorta şirketlerinin, bu sürecin dışında tutulmasına yönelik tartışmalara da açıklık getirdi.

   Türker Yüksel, Şeker Sigorta’nın bu süreçte sadece bu konunun idamesini sağlamak ve gerekli muhasebesini tutmakla yükümlü olduğunu vurguladı. Yüksel, başka hiçbir farklı amacın olmadığını ekledi.

   Sigorta işlemlerinden alınacak paranın ortak bir havuzda toplanacağını belirten Yüksel, buradan toplanacak gelirin, turizmin gelişmesi anlamında, tüm sigorta şirketleri dahil, ilgili paydaşlar arasında eşit şekilde paylaştırılacağını söyledi.

“Fonda birikecek para denetlenecek”

   Yüksel, fonda birikecek parayı ilgili paydaşların denetleyeceğine işaret ederek, “Paydaşlar arasında Kıbrıs Türk Seyahat Acenteleri Birliği de var. Burada seyahat acentelerini denetleyecek olan, kendi üyeleridir. Yani her birliği, kendi üyeleri denetleyecek. Burada kişiye ya da şirkete özel bir durum yok. Denetleme mekanizması bu şekilde olacak” ifadelerini kullandı.

“Sigorta işlemi için 6 farklı kategori olacak”

   KKTC’ye hava veya deniz yoluyla gelecek turistler için sigortaların “3 günlük, 1 haftalık, 15 günlük, 30 günlük, 6 aylık ve 1 senelik” olmak üzere 6 kategoriden oluşacağını belirten Türker Yüksel, fiyatların bu kategorilere göre birbirinden farklı olacağını ifade etti.

   Yüksel, fiyatların 3 gün için 4 Euro, 1 hafta için 7 Euro, 15 gün için 12 Euro, 6 ay için 95 Euro ve 1 yıl için de 180 Euro olacağına dikkat çekerek “Ülkeye gelen turistler, kendilerine uygun kategoriyi seçebilecek” dedi.

“Devlet hastanelerindeki yükü alacağız”

   Sigortanın içerik kapsamından da bahseden Yüksel, tüm kategorilerdeki sigortaların trafik kazaları dahil sağlık anlamındaki her şeyi kapsayacağını söyledi.

   KKTC’ye sigortasız gelen turistlerin karıştığı kazalar ve diğer hastalıklar yüzünden devlet hastanelerinde büyük bir yük oluştuğunu ifade eden Yüksel, turistlerin sigortalanmasıyla devlet hastanelerinin üzerindeki yükü almayı hedeflediklerini vurguladı. 

Tulga: Hükümet deli dumrul misali
turistlerden ayakbastı parası istiyo

   Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası (KTEZO) Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, ülkeye gelecek her turisttin “zorunlu olarak” sigorta çıkarmaya mecbur tutulacağını belirterek bu karar yüzünden zaten az olan turist sayısının daha da aşağıya düşeceğini vurguladı.

   Tulga, ülkede esnafı ayakta tutan tek unsurun turizm olduğunu ifade ederek esnafın zaten ekonomik kriz nedeniyle ayakta duracak gücünün kalmadığını, bu uygulamayla turist sayısı düşeceği için ayakta kalan esnafın da kepenklerini kapatacağını söyledi.

   Hükümetin sınır kapılarında geçişleri rahatlatmak yerine halkın ayağına kurşun sıktığını belirten Tulga, “Hükümet deli dumrul misali turistlerden ayakbastı parası istiyor” dedi.

Özersay: 4’lü koalisyon hükümeti
döneminde sözleşmenin üzerine gittik

   Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, Şeker Sigorta’nın 2017 yılında uluslararası bir şirketle sözleşme imzaladığını belirterek, 4’lü koalisyon hükümeti döneminde bu konunun üzerine gittiklerini söyledi.

   Kanal Sim’de Sami Özuslu’nun sunduğu “Sabah Kahvesi” isimli programa telefonla bağlanarak süreci anlatan Özersay, Şeker Sigorta’nın 2018 yılında Başbakan Yardımcılığı’na, yani kendisine bağlı olduğundan söz etti.

   Özersay, 2018 yılında göreve geldiklerinde Şeker Sigorta Yönetim Kurulu’na bazı kişileri atadıklarını belirterek bu kişilerin söz konusu sözleşmeyle bağlantılı bazı şeyler tespit ettiğini söyledi.

“Sözleşme, yönetim kurulu kararı olmadan imzalandı”

   Özersay, kendilerinden önceki dönemde imzalanan sözleşmenin, o dönemin yönetim kurulu başkanı tarafından “yönetim kurulu kararı olmadan” imzalandığını iddia etti.

   Sözleşmenin, yönetim kurulu kararı olmadan imzalandığı için “geçersiz” olduğunu savunan Özersay, “Biz bu yüzden 2018 yılında göreve geldiğimizde bu süreci durdurduk” dedi.

   Özersay, sadece süreci durdurmakla kalmadıklarını belirterek, sözleşmenin hazırlanmasında emeği geçen bazı yönetim kurulu üyeleri hakkında çeşitli iddiaların olduğunu söyledi.

“Polise suç duyurusunda bulunduk”

   Söz konusu iddialarla ilgili araştırma başlattıklarını dile getiren Özersay, saptadıkları bulguları rapor haline getirerek polise suç duyurusunda bulunduklarını ifade etti.

   Özersay, birkaç ay önce söz konusu olayla ilgili mahkemede dava sürecinin başladığını belirterek, mahkeme tarafından 2018 yılından önce görev yapan yönetim kurulu başkanı ve bazı üyelerin yurtdışına çıkışının yasakladığını kaydetti.

“DP döneminde birçok usulsüzlükler tespit edildi”

   Özersay, Demokrat Parti’nin yönetimde olduğu dönemde Şeker Sigorta’da çok sayıda usulsüz harcama ve karar alındığının tespit edildiğini belirterek, şöyle devam etti:

   “Biz, Şeker Sigorta’da tespit edilen usulsüzlüklerle ilgili konuyu geçiştirmedik, kapatmadık, üzerinde gittik… Mesela bazı siyasi partilere, seçim döneminde, sigortaya bağlı bir takım kiralık araçların ücretsiz verilmesinden tutun da bazı yönetim kurulu üyelerinin eşlerine araç tahsis edilmesine veya sürüş ehliyeti olmayan isimlerin kaza yaptığını gösterip, o araçların tamir parasını Şeker Sigorta’dan karşılamaya varıncaya kadar birçok usulsüz ve kurumu zarara uğratan konular tespit ettik.

   Bu konuları da polise taşıdık. Polis soruşturmasının tamamlanması için de takibini yaptık. Konu şu an mahkemededir ve bazı isimlerin yurtdışına çıkışı mahkeme kararıyla yasaklanmış durumdadır.

   O bazı isimlerden bir tanesi de sözleşmenin atında imzası bulunan kişidir.

   Şu anda tazminat hükmü devreye sokulduğu için onu bahane ederek tekrardan aynı sözleşmeyi yürürlüğe koymaya çalışıyorlar. Bu şirketi nereden buldular, münhal mı açtılar, teklif mi açtılar, ihaleye mi çıktılar… Hayır hiçbiri… Neden bu şirket sorusunun yanıtı da birilerinin burada bir rant, menfaat elde etmek istemesidir.”

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }