Trafikte 2025 yılına kötü başlandı. Ne yazık ki 17 Ocak tarihine dek, kazalarda ölen insan sayımız 7 oldu.
Zaten, 2024 yılı da, ölümlü trafik kazaları açısından parlak değildi. Maalesef 50 insanımız hayatını yitirdi.
Rakamlar hiç de iç açıcı değil. Mevcut durumun vahametini daha iyi anlamak için biraz istatistiğe bakmak, başka ülkelerle kıyaslamak yararlı olacak.
Örneğin, en yakın komşumuz Güney Kıbrıs’ın bizden en az iki kat fazla nüfusuna karşın, son iki yılda trafikte yitirdiği insan sayısı 74 kişi. Bizim kaybımız ise aynı sürede 105.
Öte yandan, Yenidüzen gazetesinin Avrupa Birliği ile karşılaştırmalı olarak yaptığı araştırma durumun vahametini daha da ortaya serer nitelikte. Buna göre, Kuzey Kıbrıs, nüfusuna göre, trafikte ölen insan sayısında Avrupa Birliği ortalamasının en kötüsü olan Romanya’dan 2.3 kat daha kötü. Ölümlü trafik kazalarında AB birincisi olan Romanya’da 1 milyon kişi başına 86 kişi trafikte hayatını kaybederken, nüfusu 476 bin olarak açıklanan Kuzey Kıbrıs’ta geçen yıl 50 ölüm yaşandı.
Daha başka istatistiki veri de paylaşılabilir ama bu kadarı bile başlangıç için durumun vahametini anlamaya yeter.
Tabii, elbet durumu anlamak yetmez. Sorunu çözmek için, veriye dayalı analitik düşünmek ve çözüm üretmek şart.
O yüzden, polisin elinde olan başka verilere de bakmak ve çözümü bunların üzerine inşa etmek gerekir.
Örneğin, kazaların nedenleri, nasıl gerçekleştikleri, nerede ne zaman oldukları, kazaları yapanların sosyo demografik profillerinin ne olduğu gibi değişkenleri öğrenmekle işe başlanabilir.
Bu verilerin tümü hazırda olmasa bile, polisin kaza dosyalarından derlenip anlamlı istatistiki verilere dönüştürülüp analize hazır hale getirilebilir. Son 10-15 yılın ölümlü trafik kazalarını bu sistematik içinde ele alıp incelemek yeterli olacaktır.
Aslında, hep bilinir ve polis müdürlüğü de sık sık vurgular: Kazaların temel nedeni, sürücü hatalarıdır. Sürat, dikkatsiz sürüş ve alkollü sürüş sürücüden kaynaklı hataların başlıcalarıdır. O yüzden polis kontrolleri sıklaştırılmıştır. Dahası cezalar da ciddi anlamda artırılmıştır. Ama kazalar azalmamış, artmıştır.
O yüzden, kazaları önlemek için polis kontrollerini ya da cezaları artırmak yeterli olmayacaktır.
Elbette, yol zemin kalitesini artırmak, kavşakları aydınlatmak, trafikte dolaşan araç sayısını azaltmak için konforlu toplu ulaşımı artırmak da şarttır.
Ama, uzun vadeli ve köklü çözüm için, zaman geçirmeksizin, yukarıda özetlenen veri setini oluşturmak ve buna bağlı strateji ve eylem planı oluşturmak kaçınılmazdır.