Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Zeki Çeler ve heyeti, Türkiye ana muhalefeti Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) heyetini kabul etti, ortak siyasi ve sosyal iş birlikleri hakkında görüş alışverişinde bulunuldu
Tüm: Sizinle aynı dili kullanıyoruz; savaşa karşı barışı savunuyoruz
TDP Genel Merkezi’nde gerçekleşen görüşmede, Genel Başkan Zeki Çeler’e, Genel Sekreter Nevzat Özkunt, Mali Sekreter Evrim Hınçal, Dış İlişkiler Sekreteri Mine Atlı ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri Güner Ersen, Erman Yaylalı ve Hüseyin Hallaçoğlu eşlik ederken, CHP Parti Meclisi Üyesi ve Yurt Dışı Örgütlenme Başkanı Mehmet Tüm’ün Başkanlığı’ndaki heyette ise CHP Kıbrıs Temsilcisi Özlem Arıcı, Gençlik Kolları Başkanı Sefa Kurt, CHP Birlik Üyesi Tolgay Yılmaz, Gençlik Kolları Üyesi Onurcan Yılmaz hazır bulundu.
Görüşmede ilk sözü alan CHP PM üyesi ve Yurt Dışı Temsilcisi Mehmet Tüm, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in selamlarını getirdiğini söyleyerek, Kıbrıs’ın kuzeyindeki kardeş parti ve belediye başkanlarını ziyaret etmek üzere geldiklerini belirtti.
Tüm, “Yıllar sonra Türkiye’de birinci parti olmanın mutluluğunu yaşıyoruz ve bunu genel seçimlere taşımak istiyoruz. Sosyal demokratlar olarak sizinle aynı dili kullanıyoruz; savaşa karşı barışı savunuyoruz. Sizinle birlikte olmaktan son derece mutluyuz” dedi.
Tüm ayrıca, Deniz Gezmiş’e kahraman dediği için yargılandığı davada yaptığı savunmasının yer aldığı kitabı da Çeler’e hediye etti.
Çeler: İki kardeş ülkenin siyasi ilişkilerinin yanında sosyal ilişkileri de önemli
TDP Genel Başkanı Zeki Çeler ise, iki partinin sosyal demokrat görüşlere sahip olmasının, şu andaki ve ilerideki iş birlikleri açısından önemli olduğunu, iki kardeş ülkenin siyasi ilişkilerinin yanında sosyal ilişkilerinin de önemli olduğunu belirtti.
Çeler, “Kıbrıslı Türklerin Türkiye’de cereyan eden her konuda; acı bir şeyse yüreği sızlar, güzel bir şeyse mutluluk duyar. Gerek siyaset gerek ülke yönetimi gerek yerel yönetimler gerekse uluslararası ilişkilerde Türkiye’nin varlığı bizim için önemli” dedi.
“Türkiye’nin de kendini güvende hissedebileceği bir barışın adaya gelmesi şarttır”
Ancak bu ilişkileri yürütürken iki kardeş ülke olarak eşit, birbirini doğru anlayan, diyalogu koruyan ve ayakları yere basan taraflar olunması gerektiğinin altını çizen Çeler, kimsenin dili, dini, ırkı, cinsel yönelimi ve siyasi görüşüne bakmaksızın herkese hizmet etmenin tüm tarafların görevi olduğunu kaydetti.
Çeler, “Kıbrıs’ta kalıcı bir barışın sağlanması, iki toplumun bir arada yaşarken güvende hissetmesi bizim için çok önemlidir. Jeopolitik açıdan çok kritik bir noktada olmamızdan dolayı da barış bizim için ayrıca önemlidir. Ayrıca Türkiye’nin de kendini güvende hissedebileceği bir barışın adaya gelmesi şarttır” dedi.