Yasemin CANBAZ
Avukat İnanç Sakallılar, boşanma durumunda mal paylaşımında anlaşmaya varılamamasının yasal süreci değiştirmediğine dikkat çekti.
Eşler arasında paylaşım hakkının “kesin hükme bağlanana dek” yarı yarıya eşit olduğunun altını çizen Sakallılar, mahkemelerde kusurlu tarafın daha az hisse alması için talepte bulunulabileceğini, uygun görülürse bu dağılımın yapılabileceğini söyledi.
Boşandıktan sonra eşiyle birlikte yaşadıkları apartman dairesini mahkemeye beyan etmeden “izinsiz olarak”, eski eşinden olan oğlunun adına devrettiği iddiasıyla gündeme gelen 51 yaşındaki Geta Voiculescu’nun avukatlığını da üstlenen Sakallılar, müvekkilinin durumunu anlattı.
Sakallılar, müvekkilinin vefat eden eşinden gelen sigorta parası ve kendi ailesinden gelen paralarla ev aldığını, dekontlarının da olduğunu, tüm bunların mahkemeye sunulacağını belirtti.
“Hükmün iptali için mahkemeye müracaat ettik”
Müvekkilinin boşandığı eşinin evle bağlantısının olmadığını savunan Sakallılar, bütün harcamaların ve ödemelerin belgelerle birlikte mahkemeye verileceğini söyledi.
Avukat Sakallılar, müvekkilinin “mağdur” olduğunu iddia ederek “Taraflar boşandıktan sonra mal paylaşımıyla ilgili müvekkilim Geta Hanım ve benim olmadığım bir celsede ‘Evden tahliye için’ ihbar gönderildi. Mahkemece gıyabımızda alınan bir hüküm var… Biz bu hükmün iptali için mahkemeye müracaat ettik” dedi.
“Gıyapta elde edilen bir hüküm söz konusu”
Gözden kaçırılmaması gereken en önemli noktanın “çocuklar” olduğunu söyleyen Sakallılar, boşanma, velayet ve nafaka konularının hükme bağlandığını, ancak mal paylaşımı konusunda anlaşma sağlanamadığını kaydetti.
Sakallılar, bu meselede “gıyapta” elde edilen bir hükmün söz konusu olduğunu; davalının “istediği şekilde” kendi iddialarını ortaya koyduğunu ve herhangi bir itiraz veya itilaf oluşmadan mahkemenin tüm olguları dinlediğini ve talep edilene göre karar ürettiğini belirtti.
Hüküm verilirken orda olmayan tarafın verilen hükmü öğrendikten sonra “itiraz etme ve verilen hükmün iptalini” talep etme hakkı olduğuna dikkat çeken Sakallılar, hükmün iptaline yönelik müracaatın bu yüzden yapıldığını dile getirdi.
Avukat Sakallılar, meselenin nihai çözümünün ilerleyen safhalarda gerçekleşeceğini vurguladı.
Voiculescu: Dava sonuçlanana
kadar ‘suçlu görünmek’ istemiyorum
BAĞIMSIZ Gazete’ye konuşan 51 yaşındaki Geta Voiculescu, davaya konu olayla ilgili yaşanan olayları “çocukları için” açıklamak istediğini söyledi.
Voiculescu, yaşanılanlardan dolayı kendisinin de iki oğlunun da mağdur olduğunu savundu.
İlk eşinin vefat ettiğini belirten Geta Voiculescu, ikinci eşi Y.S.’yle 17 senelik evliliğini “geçimsizlik” sebebiyle bitirdiklerini belirterek bu evlilikten 15 yaşında bir oğullarının olduğunu dile getirdi.
Gönyeli’deki evde eski eşi Y.S.’yle birlikte yaşadıkları iddiasını yalanlayan Voiculescu, bahse konu evi vefat eden eşinden kalan sigorta parası ve Romanya’da bulunan ailesinden kalan mirasla aldığını; o evin boşandıktan sonra değil, ödemeleri tamamlandığında tapunun çıkmasıyla birlikte ilk eşinden olan oğlu 28 yaşındaki oğlunun üzerine geçirdiği savundu.
Dava sonuçlanmadan çıkan haberlerde “suçluymuş” gibi göründüğünü ve bu durumdan dolayı manevi olarak kendisinin ve iki çocuğunun çok etkilendiğini söyleyen Geta Voiculescu, mahkeme sürecinin devam ettiğini, dava sonuçlanana kadar suçlu görünmek istemediğini dile getirdi.
Voiculescu, “Çocuklarım için kendimi ve yaşanan olayları açıklamak istedim” dedi.
Gate Voiculescu yaşadığı durumu kendi iddialarıyla şöyle açıkladı:
“Bütün ödemeleri yaklaşık 5-6 yılda ödedim. Tapusu çıkmadığı için evi ne kendi üzerime yapabildim, ne de oğlumun… Tüm dekontlar ve faturalar elimde. Bu evde biz beraber yaşamadık, büyük oğlumun vefat eden babasından kendisine kalan sigorta parasıyla evin bir kısmının ödemesini yaptık, diğer kalanı ise Romanya’daki ailemin verdiği para ve kendi çalıştığım paralarla aldım.
Bir anne olarak çocuklarımı düşünmek zorundayım. Evin tapusu 8 sene sonra çıktı. Tapular çıktığında biz başvurduk.”
15 yaşındaki çocuklarının psikolojisinin çok kötü durumda olduğunu belirten Voiculescu, her evlilikle sorunların olabileceğini, önemli olan çocukların mağdur olmaması olduğunu dile getirdi.