Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, yeni okulların inşa edilmesi ve okullara daha fazla pay ayrılması gerektiğini söyledi.
Maviş, öğretmenlerin tam gün eğitime karşı olmadığını, ancak bunun için en başta hükümet ve Eğitim Bakanlığı ile belediyelerin kaynak ayırması gerektiğini vurguladı.
KTÖS heyeti, BAĞIMSIZ Gazete’yi ziyaret etti.
KTÖS Başkanı Mustafa Baybora, KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş ile KTÖS Eğitim Sekreteri Süleyman Gelener’den oluşan heyet, Genel Yayın Yönetmeni Ali Baturay ile muhabirimiz Ahmet Karagözlü’ye sendikanın hazırladığı “Öğleden Sonra İki Gün Eğitimin Değerlendirilmesi, İhtiyaç Analizi ve İyi Örnekler” ile “Eğitim Bakanlığı’nın Öğretmenlik Mesleğine ve Öğretmen Haklarına Karşı Tutumu” başlıklı iki yeni anketle ilgili bilgi verdi.
Ziyarette konuşan Maviş, toplumda tam gün eğitimin çok tartışıldığını, siyasetin iki dudağı arasında da popüler bir kavram haline geldiğini söyledi.
Maviş, son yıllarda ilkokullarda sendika ve öğretmenin elini taşın altına koyduğu, ancak Eğitim Bakanlığı’nın eğitime herhangi bir katkısının olmadığı bir süreç yaşandığını ifade etti.
“Bu rapor, Eğitim Bakanlığı’na uyarımızdır”
Burak Maviş, ilkokul çağındaki çocukların yararını düşünerek eğitimin verimli ve sürdürülebilir olması için eğitim süresinin haftada iki gün uzatıldığını kaydetti.
Bu kapsamda Pazartesi ve Salı günleri öğleden sonra etkinliklerin yapıldığını anlatan Maviş, bu konuyla ilgili “Öğleden Sonra İki Gün Eğitimin Değerlendirilmesi, İhtiyaç Analizi ve İyi Örnekler” başlıklı bir rapor hazırladıklarını dile getirdi.
Raporda hem yaşanılan sorunlar, hem de önerilerin yer aldığını belirten Maviş, bu raporun Eğitim Bakanlığı’na bir uyarı olduğuna dikkat çekti.
“Okullara daha fazla pay ayrılmalı”
Gelecek yıl haftada iki gün öğleden sonraları eğitim devam edecekse hem fiziksel, hem de bütçe olarak okullara daha fazla pay ayrılması gerektiğini vurgulayan Maviş, “Belirli koşullar yerine getirilirse öğleden sonraları eğitim, haftada 3-4 güne çıkarılabilir” diye konuştu.
Güney Kıbrıs’taki okulları gezdiklerini ve KKTC’deki okullarla karşılaştırdıklarını belirten Maviş, orada tam gün eğitim örneklerini incelediklerini ve her şeyin başının para olduğunu anladıklarını söyledi.
“Öğretmenler tam gün eğitime karşı değil”
Maviş, öğretmenlerin tam gün eğitime karşı olmadığını, ancak bunun yapılabilmesi için en başta hükümet ve Eğitim Bakanlığı ile belediyelerin kaynak ayırması gerektiğini vurguladı.
Eğitim Bakanlığı’nın tam gün eğitim projesini ortaya attığını ama projeye katkı yapmak yerine öğretmenlerle uğraştığını belirten Maviş, bu konuyla ilgili de “Anket: Eğitim Bakanlığı’nın Öğretmenlik Mesleğine ve Öğretmen Haklarına Karşı Tutumu” başlıklı rapor hazırladıklarını kaydetti.
“Eğitim Bakanlığı öğretmenlerle ‘kaos’ halinde”
Maviş, Eğitim Bakanlığı’nın eğitimin geliştirilmesi ve kapasitesinin artırılması yerine öğretmenlerle “kaos halinde” olduğunu ve öğretmenlere “polis-hırsız” yaklaşımında davrandığına dikkat çekti.
Şu anda okullarda haftada iki gün öğleden sonra eğitim verildiğini anlatan Maviş, okullarda yemekhane altyapısı olmadığını, taşımacılığın devam ettiğini, öğrencilerin evlerine gidip geri döndüğünü, ancak evine gidemeyen öğrencilerin de bulunduğunu belirtti.
“Daha çok okul inşa edilmeli”
Maviş, Eğitim Bakanlığı’nın her okulun nüfusunun yüzde 10’una yetecek bir bütçe yaratıp beslenmeye katkı yapmak istemesine rağmen kullandığı yöntem nedeniyle bu miktarın okulların çoğunda kullanılamadığını, kullanılan okullardan ise verim alınamadığını belirtti.
Şu anda öğleden sonraki faaliyetlere katılan çocukların sayısı yüksek olduğu için bazı okullarda öğretmen başına 40 öğrenci düştüğünü dile getiren Maviş, bu işin sürdürülebilir ve verimli olmadığını, etkinliklerin idareten yapıldığını, altyapının nizami şartlara çekilebilmesi için daha çok okul inşa edilmesi gerektiğini vurguladı.
Öğleden sonraki etkinliklerde 10-15 çocuğun eğitim alacağı bir sistemin olması gerektiğini anlatan Maviş, bundan yoksun bir şekilde “topal ördek” misali Pazartesi ve Salı günleri yapılan etkinliklerin yüzde 90 oranında verimsiz olduğunun araştırma raporuna yansıdığını ifade etti.
“Güney Kıbrıs’ta 280 civarı okul tam gün eğitime geçti”
Güney Kıbrıs’ta tam gün eğitimin 2006 yılında gönüllü olarak 14 okulda pilot uygulama şeklinde başladığına dikkat çeken Maviş, 2023’te bu gönüllü okulların zorunlu olarak tam gün eğitim veren okullara dönüştüğünü kaydetti.
Maviş, şu anda 700 küsur okulun 280 civarının gönüllü olarak tam gün eğitime geçtiğini belirterek bu okullarda altyapı sorununun olmadığına dikkat çekti.
Zorunlu tam gün eğitime geçen okul oranının ise yüzde 2 civarında olduğunu söyleyen Maviş, “Bizdeki özel okullarda ne varsa aynısı onların devlet okullarında var” diye konuştu.
“Güney’de devlet üzerine düşeni yaptı”
Maviş, Güney Kıbrıs’ta devletin üzerine düşeni yaptığını ve öğretmene “zorunlu” veya “gönüllü” olarak iki seçenek sunduğunu belirtti.
Zorunlu olarak eğitim veren öğretmenlere ders indirimi, gönüllü veren öğretmene ise brüt 19 Euro ek ücret verdiğini anlatan Maviş, dışarıdan “yapay zeka”, “robotik kodlama”, “satranç” ve “müzikle” ilgili ders verecek öğretmenlerin de getirildiğini kaydetti.
“Yemek ücreti günde üç buçuk Euro”
Güney Kıbrıs’ta öğleden sonra eğitimin haftada 4 gün olduğunu belirten Maviş, çocukların yemek ihtiyacının aileler tarafından karşılandığını, yemek ücretinin ise günlük üç buçuk Euro olduğunu söyledi.
Maviş, bu ücretin verilen yemeğe göre gayet makul olduğunu ifade ederek yemek listesinin beslenme uzmanları tarafından aylık hazırlandığını dile getirdi.
“Güney Kıbrıs’taki okullarda ortalama öğrenci sayısı 250 civarında”
Rum Eğitim Bakanlığı’nın her okulun yüzde 20’sine yetecek miktarı okullara verdiğini ve yemek ücretini ödeyemeyecek öğrencilerin yemeğinin bu bütçeden karşılandığını söyleyen Maviş, “Biz Lefkoşa’nın en büyük okulunu ziyaret ettik. Güney Kıbrıs’taki ilkokullarda 6. sınıflar da var. Gittiğimiz bu okulda 291 öğrenci vardı… Okullardaki öğrenci sayısı ortalama 250 civarıdır… Bu gittiğimiz okulda ücretsiz yemek alan sadece 8 öğrenci vardı” diye konuştu.