Kıbrıs

“Kırmızı çizgilerimiz, garantörlük ve Türk askerinin devamı”

Abone Ol

umhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs’ta iki devletin iş birliğiyle geleceğe yön verilmesi gerektiğini kaydederek, “Tanınma başka bir günü bekleyebilir. Siyasi çözüm başka bir günü bekleyebilir. Ama şimdi yapılması gereken doğal kaynaklar dahil tüm önemli konularda iki devletin, iki otoritenin iş birliğidir” dedi.

Tatar, ancak bu anlayışla, Kıbrıs’ta ilelebet bir çözüme erişilebileceğini vurguladı.

Ülke ekonomisinin tüm engellere rağmen gelişmekte olduğunu söyleyen Tatar, 1963 yılında yıllık kişi başına düşen gelirin 300 dolar civarında olduğunu hatırlattı. Bu rakamın 1974’ten sonra 500 dolara çıktığını, şimdi ise tüm olumsuzluklarına rağmen 15 bin civarında olduğunu kaydeden Tatar, tüm ambargo ve izolasyonlara rağmen ülkeye yatırım yapanları tebrik etti, teşekkürlerini sundu.

Cumhurbaşkanı Tatar, İstanbul’daki temasları kapsamında Çırağan Sarayı’nda yapılan 7’nci İstanbul Ekonomi Zirvesi’nde açılış konuşmasını yaptı.

Bu yıl “Sürdürülebilir Yaşam ve Akıllı Şehirler” temasıyla Koluman Otomatik Endüstri A.Ş ana sponsorluğunda düzenlenen 7’nci İstanbul Ekonomi Zirvesi iki gün boyunca s panellerle devam edecek.  Zirve’de temanın yanında dünyanın ekonomik durumu, iklim değişikliği, gelir dağılımı, cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi gibi konular da ele alacak.

Zirve’ye Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da katılarak konuşma yaptı. Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu da Zirve'de hazır bulundu.

- Tatar: “Türkiye’nin yeni yüzyılında her şey daha iyi olacaktır”

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, burada yaptığı konuşmada, KKTC’den Türkiye baktığında umutlandığını söyleyerek, Türkiye’de istikrarın devamıyla, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde potansiyelin yakalanması ile, geleceğe bakıldığında öngörülebilirliğiyle ve alınan kararlarla, yeni yüzyılda her şeyin daha iyi olacağına inanç belirti.

Tatar, kendisinin de bir iktisatçı olduğunu kaydederek, büyüme ve refahın ancak istikrar, güven, insan kaynağı ve altyapının bir araya gelerek potansiyelin yakalanması ile olabileceğini vurguladı.

Bu kapsamda adaletin önemine dikkat çeken Tatar, zenginin aşağıya hor baktığı durumda çatışma olabileceğini, adaletin sağlanması için gelir dağılımı ve kaynakların sürdürülebilirliği gerekliliklerinin altını çizdi.

- “KKTC’ye sahip çıkmamız gerektiğini her gün tekrarlamaya devam ediyoruz”

Bugünkü nesiller ve gelecek nesiller arasında dengenin kurulması gerektiğini de söyleyen Tatar, “Bugün her şey bizim elimizde” diyerek, her şeyin tüketilmesiyle geleceğe borç bırakılmasının gelecek nesillere büyük bir haksızlığa neden olacağı uyarısında bulundu; potansiyelin yakalanmasında çevre, doğa ve kültürün muhakkak korunması gerektiğini kaydetti.

Tatar, KKTC’nin potansiyelinin sınırlarının belli olduğunu, ancak değerinin her geçen daha da ortaya çıkıyor olduğunu belirterek, “Biz KKTC’ye sahip çıkmamız gerektiğini her gün tekrarlamaya devam ediyoruz” dedi; yeni siyasetin bu noktada önemine dikkat çekti.

Federal anlayışın getirebileceği tehlikelere işaret eden Tatar, “Annan Planı” dahil geçmişten gelen deneyimlerle artık Güney’in; Kıbrıs Türk halkı ile tek çatı altında bir ortaklık yapmasının mümkün olmayacağını söyledi. Tatar, “Bu anlayışı reddediyoruz, reddedeceğiz” dedi.

- “Kıbrıs Türk halkının adadaki yönetim tarihi 60 yılı bulmuştur”

Tatar, Türkiye’nin yetkilerinin korunması ve güvenliğinin sağlanması bakımından, KKTC’ye ilişkin elbette söz sahibi olduğunu ifade ederek, kimsenin Türkiye’yi Doğu Akdeniz’den dışlayamayacağını dile getirdi.

Tatar, Doğu Akdeniz’deki istikranın devamı, zenginliklerin dengeli paylaşımında Türk-Yunan ilişkilerinin de çok önemli olduğunu kaydetti. Tatar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Atina ziyareti öncesinde doğal kaynakların paylaşımına ilişkin iş birliği çağrısını hatırlattı. Tatar, kendisinin de bu yönde Birleşmiş Milletler üzerinden yaptığı çağrıları hatırlattı.

1571’den 1878’e kadar Kıbrıs’ın yöneticilerinin kesintisiz olarak Türkler olduğunu hatırlatarak, şimdi de onların torunları olan Kıbrıs Türklerinin de adadaki yönetim tarihinin 60 yılı bulduğunu kaydetti.

- “Kırmızı çizgilerimiz, garantörlük ve Türk askerinin devamı”

Cumhurbaşkanı Tatar, tanınma ve siyasi çözümden önce Kıbrıs’taki birçok önemli konunun iki devlet arasında iş birliği yapılmasıyla ele alınabileceğini belirterek, ancak bu anlayışla Kıbrıs’ta bir çözüme ulaşılabileceğini söyledi.

Bunun yanında bir anlaşma için kırmızı çizgilerinin Türkiye’nin garantörlüğü ve adada Türk askerinin devamı olduğunu ifade eden Tatar, bu çerçevede bir çözümün Kıbrıs’ın her iki tarafı için ekonomik anlamda büyük yansımaları olacağına işaret etti, Türkiye Cumhuriyeti’nin limanları ve hava sahasının Güney Kıbrıs’a açılmasıyla, ortaya büyük kazançlar çıkacağını dile getirdi.

Tatar, 1963 yılında yıllık kişi başına düşen gelirin 300 dolar civarında olduğunu, bu rakamın 1974’ten sonra 500 dolara çıktığını, şimdi ise tüm olumsuzluklarına rağmen 15 bin civarında olduğunu kaydetti.

- “KKTC, bir cazibe merkezi olmaya devam edecek”

Pandemi döneminin KKTC için büyük bir yıkım olduğunu ancak alınan tedbirlerle sürecin başarıyla yönetilebildiğini belirten Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük desteğiyle yapılan yeni havalimanı sayesinde, rakamların pandemi öncesi yılları geçtiğini, artmaya devam edeceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, pandemi, Ukrayna Savaşı, 6 Şubat Depremi’nin hepsinin ülkede olumsuzlukları olduğunu ancak geleceğe umutla bakabilme azmi ve tavrı içerisinde, TC’nin de desteğiyle KKTC’nin bir cazibe merkezi olmaya devam edeceğini ifade etti.

Ülkede ciddi yatırımlar yapılıyor olduğunu vurgulayan Tatar, “Ambargo ve izolasyonlara meydan okuyarak yatırımlar yapmaya devam edenleri kutluyorum” dedi.

- “Sürdürülebilir gelecek için adaya yön verelim”

2015’te tamamlamış olan başarılı Anadolu’dan Su Temin Projesi sayesinde, ileride çok daha değer kazanacak olan suyun daha bereketli aktığını dile getiren Tatar, şu anda kablo ile elektrik projesiyle enerji meselesinin kökten çözümğ için çalışmalar yapıldığını hatırlatarak, Güney Kıbrıs’a “gelin beraber kullanalım” çağrısında bulundu; Tatar, “Bundan daha normal ne olabilir?” diye sorarak, sürdürülebilir gelecek için adaya yön verme vurgusu yaptı.

Tatar, “Kıbrıs bizim için millidir, çok kıymetlidir” diyerek sözlerini sonlandırırken, iki ülke arasındaki dayanışma ve iş birliğinin sürdürülmesiyle daha da güçlü olunması temennisinde bulundu; organizasyonun hayırlara vesile olmasını dileyerek, katkı koyanları tebrik etti.

- Tatar, ülkeye dönüyor

Bişkek ve İstanbul’daki temaslarını tamamlayan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bugün 16.40’ta adaya dönecek. Tatar’ın Ercan Havalimanı’nda basın açıklaması yapması bekleniyor.

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }