Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı Ali Alioğlu, narenciye üreticilerinin merakla beklediği ton başına fiyat ve rakamların açıklanmasındaki gecikmeyi eleştirdi.
Tarım Bakanlığı’ndan beklentilerinin bir an evvel teşviklerin açıklanması olduğunu ifade eden Alioğlu, amaçlarının üretim sektörünün zarara uğramaması ve ürünün taban fiyatını korumak olduğunu söyledi.
Ali Alioğlu’nun "Kimse sabrımızı zorlamasın" başlıklı açıklaması şöyle:
“Narenciye üreticilerinin merakla beklediği; narenciye ürünlerine, ton başına fiyat ve rakamların açıklanarak belirlenmesi idi.
Bu gecikmenin elbet sebepleri vardır. Vakti gelende bunlar konuşulacaktır.
Tarım Bakanlığından beklentimiz bir an evvel teşviklerin açıklanması yönündedir
Amacımız; üretim sektörünün zarara uğramaması ve ürünün taban fiyatını korumak.
Üreticilerimiz şunu iyi bilsin ki; bu zorlu ve uzun süreçte Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği olarak bizler, Başkan, yönetim ve bilir kişi uzman kadrolarımız ile bu sektörün en can alıcı noktasında yer alıyoruz. Çalışmalarımız da bu yöndedir. Bu süreçte, gerekli olan tüm yetkili makamlar ve Tarım bakanlığı ile yapılan toplantılarda sadece Narenciye üreticisi ve ürünleri ile ilgili değil ayrıca Narenciye sektörü içerisinde bulunan tüm paydaşların da içinde bulunduğu, adil ve şeffaf bir yaklaşım sergilemeye çalışıyoruz. Doğruluk da bunu gerektirir inancındayız.
Nasıl ki bizler, yani Kıbrıs Türk Narenciye Üreticiler Birliği, bu sektörün tüm paydaşları için adil ve şeffaf bir sonuç çıkarmaya çalışıyor ve çabalıyor isek. Diğer bir taraftan ayni yaklaşımı tüm paydaş ve gruplardan da bekliyoruz.
Şu ana kadar, birliğimiz yapmış olduğu çalışmalar doğrultusunda gerek maliyet çalışmalarını gerekse ihracat rakamlarını, dürüst gerçek ve adil şekilde hesaplayıp yapabiliyorsa.
Soruyoruz; diğer paydaşlar da bunu yapabiliyor mu?
Bakınız; bir ya da birileri, piyasada ve üreticilerimiz arasında dolaşan ve algı yaratmak ve bu sektörü kötülemeye uğraşanlar var.
Bilinçli şekilde kışkırtma, algı yaratmaya çalışma ve her sene olduğu gibi farklı farklı argümanlar ile üreticileri baskı altına alıp olumsuz hava yaratma taktikleri ile hortlayan ve bunlardan beslenenler var.
Bu olaylara sebep olanlar şunu iyi bilmelidirler ki evvelâ önlerine konan nimetlere saygı göstermek zorundadırlar, bu da yetmez…
Üreten üreticiye de saygı göstermeyi bilmelidirler, ancak Böyle davranırlarsa sözleri kıymet bulur…
şeffaf ve adil davranmayanların bizim nezdimizde söyledikleri hiç bir şeyin kıymeti harbiyesi yoktur. Bu böyle biline.
Efendiler... Devletimiz size ihracat teşvik primini, piyasalarda rekabet edebilmeniz ve üreticinin ürününü gerçek değerinden ödeyesiniz diye verir. Hem teşviği hem ürünü ham yapmak için değil.
Bakınız;
1- Üçüncü dünya ülkelerine ihracat teşvik primi istemiyorlar. Niçin istemiyorsunuz?
2- Kasalı ürüne teşvik istemiyorlar ya da olacaksa cüzi bir rakam olsun diyorlar. Neden?
3- Maliyetler yüksek, Türkiye iç piyasasına birinci sınıf teşvik 3,000₺ istiyorlar. Hangi maliyetlerle istiyorsunuz?
İstiyorlar da istiyorlar.
Üreticiye ne veriyorsunuz? ‘Bilmiyoruz’ diye cevap veriyorlar.
Biz biliyoruz... Çünkü biz her şeyi biliyoruz.
Bu hesaplar çok yanlıştır... Herkes bunu biliyor.
Yanlış hesap Bağdat'tan döner ve dönecektir de.
Kıbrıs Türk Narenciye Üreticileri Birliği olarak sektördeki her paydaşın her zaman hakkını hukukunu alması taraftarı olduk ve olacağız. Ancak her paydaşın da bu sektörün temel taşının üreticilerin olduğunu anlaması gerekmektedir. Beyler, eğer biz varsak siz var olursunuz.
Biz basın bildirimizde, herkesin hakkını hukukunu alması için şartlarımızı ortaya koymuş durumdayız. Bilinsin ki bu şartların dışına çıkılarak üreticilerin mağdur edileceği bir yola girilirse, birlik olarak biz tüm üreticilerimize şimdiden kırmızı alarm vermiş durumdayız. Ve tepkilerimizin boyutları en şiddetli depremi aratmayacak nitelikte olacaktır.”