Kıbrıs

İş insanı Halil Falyalı cinayetinin Türkiye ayağında tutuklu bulunan sanıklar için istenen cezalar belli oldu…

Abone Ol

İş insanı Halil Falyalı cinayetinin Türkiye ayağında tutuklu bulunan sanıklar için istenen cezalar belli oldu…

Halil Falyalı ve şoförü Murat Demirtaş'ın ölümü ile ilgili olarak Türkiye’de tutuklu bulunan sanıklar İstanbul 36'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi'ne çıkarıldı. Duruşmada tutuklu bulunan sanıklar için istenen cezalar belli oldu.

Saat 10.00'da başlayan 4'üncü duruşma yaklaşık 2 saat sürdü. Aralarında Söylemezler Çetesi Lideri M.S. ve M.F.S.’nin de bulunduğu tutuklulukları devam eden 5 sanık yargı huzuruna çıktı.

M.F.S., E.Y., A.Ç. ve C.Ş.S. (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) aracılığıyla hâkim karşısına çıkarken, M.S. 'rahatsızlığından' ötürü duruşmaya katılmadı. “Falyalı Suikastı” nedeniyle 20 aydır tutuklulukları devam eden sanıkların çıktığı duruşmada, suikastla ilgili birçok detay gündeme geldi.

Daha önce gerçekleşen duruşmalarda, KKTC Polisi'nin delillerine 'çöp' denilmişti ve KKTC Polisinin tahkikatı dillere dolanmıştı. Bugünkü duruşmada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne 'KKTC ayrı egemen bir devlettir' söylemleri yer aldı. Öte yandan birçok evrakın İstanbul'a ulaştığı, bazı eksik evraklar olduğu, onların da tamamlanmasının beklendiği kaydedildi.

Sanık C.Ş.’nin avukatı, müvekkilinin KKTC'de tutuklu bulunan V.S.’nin ifadesinden dolayı tutuklu bulunduğunu iddia ederken, savcılık makamı ellerinde farklı argümanlar bulunduğu için bu tutuklamanın gerçekleştiğini belirtti. 4'üncü duruşmada Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne atıfta bulunuldu. 'Müvekkillerimiz bir emare olmadan 20 aydır adam öldürme suçundan tutuklu bulunuyorlar' denildi. Bunun üzerine Savcılık makamı bir dosyadan daha bahsederek, dosya hakkında savcılığın 'gizlilik kararı' olduğunu açıkladı. Öte yandan duruşmada, KKTC’de devam eden Falyalı Suikastı davası ve İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden duruşmaların paralel dava olduğu üzerinde duruldu. Mahkemede öne çıkan diğer bir detay ise tutuklu bulunan M.F.S.’nin cep telefonunda Halil Falyalı ile alakalı birçok haber gönderdiği ve Halil Falyalı’nın fotoğraflarının cep telefonunda bulunduğu yapılan data incelemesi sonucunda ortaya çıktığı oldu.

Mahkemede, Türkiye’de tutuklu bulunan sanıkların, Falyalı Suikastı ile ilgili olarak KKTC’de tutuklu bulunan katil zanlıları V.S. ve M.Ç. ile olan bağlantılarına dikkat çekildi. Tutuklu olarak bulunan E.Y.’nin faillerle köprü olduğu ve iletişim sağladığı dile getirildi. Mahkemede A.Ç. olaydan bihaber olduğunu iddia etse de kurulan örgüte yeni üye temin etme, örgüt üyeleri arasında bağlantı sağlamak ve kasten adam öldürme suçuna ortak olmak suçlamaları ile yargılanıyor.

Mahkemede diğer bir öne çıkan detay ise tutuklu bulunan C.Ş. ile ilgili baz sinyallerine dikkat çekildi. Ş.’nin aynı ortamda suç işlemek maksadıyla bulunduğu yönünde bulgular mahkemede sunuldu. Falyalı Suikastı’nın ardından adadan kaçan M.S.’nin İstanbul’da M.S. ile buluşması mahkemede dile getirilen bulgular arasında yer aldı. Suikasttın ardından birkaç ay sonra M.S.’nin ayağından vurulduğuna da mahkemede dikkat çekildi. M.S., söz konusu suikast davasıyla ilgili olarak adli kontrol şartı ile tutuksuz yargılanıyor. Savcılık makamının M.S. hakkında sunduğu diğer bir iddia ise, suç işlemek içim kurulan örgütü finanse ettiği yönünde oldu. Mahkemede M.S.’nin adli kontrol şartının devam etmesi yönünde karar verildi.

Esasa ilişkin görüşünü açıklayan duruşma savcısı, sanıklar M.F.S. ve M.S.’nin "Tasarlayarak kasten öldürme" ve "Suç işleme amacıyla örgüt kurma ve yönetme" suçlarından iki kez ağırlaştırılmış müebbet ile 6'şar yıldan 12'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi. Sanıklar E.Y., A.Ç., C.Ş., M.S.’nin ise "Tasarlayarak kasten öldürmeye yardım" ve "Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma" suçlarından 33'er yıldan 46'şar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edilen mütalaada, firari sanık C.Ö.’nin dosyasının ise ayrılmasını istendi. İddianamede, Halil Falyalı'nın öldürülmesinin Eylül'de planlandığı ancak Falyalı cezaevinde olduğu için 6 ay sonra gerçekleştirildiği belirtiliyor. İddianamede, son derece planlı ve profesyonel bir şekilde işlendiği de kaydediliyor.

İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava karar duruşması için 17 Kasım 2023 saat 09.30’a ertelendi. Tutuklu bulunan zanlıların tutuklulukları devam edecek.

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }