Kıbrıs

“İnsan Kaçakçılığı Suçuyla Göçmenlerin Yaşam Hakları ve Vücut Bütünlükleri Tehlike Altına Giriyor”

Abone Ol

Alayköy’de Eylül 2022’de meydana gelen insan kaçakçılığı suçundan yargılanan sanık Mohammad Kamil Ali Ali’nin aleyhindeki karar dün açıklandı.

Irak vatandaşı 8 kişiyi 1. Derece Askeri Yasak Bölge'yi ihlal edip Güney Kıbrıs’a geçişlerini sağlayıp insan kaçakçılığı suçunu işleyen sanık, 2 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Fadıl Aksun, Kıdemli Yargıç Vedia Berkut Barkın ve Yargıç Murat Soytaç’dan oluşan mahkeme heyetinin oybirliği ile vermiş olduğu kararı Başkan Fadıl Aksun açıkladı.

Aksun, sanığın suçun mağduru olan göçmenlerden menfaat elde etmesinin suçun vahametini artırdığını belirtti.

Aksun, kararda şu hususlara değindi:

“İnsan kaçakçılığı suçu ile göçmenlerin yaşam hakları ve vücut bütünlükleri tehlike altında girmektedir.

Şöyle ki, bu suçun işlenmesi sırasında göçmenlerin yaralanması veya ölmesi gibi sonuçların doğması durumunda göçmenlerin yaşam hakkı son bulabileceği gibi vücut bütünlükleri de zarar görebilecektir. Bir başka ifade ile, bu suça konu kişiler bu suçlar bakımından suçun mağduru konumundadırlar. Diğer yandan insan kaçakçılığı suçu ile ülkeye giriş çıkış ve ülkede kalmaya ilişkin yasal düzenlemeler de ihlal edilerek kamu yararımıza oldukça ağır yara verilmektedir.

İnsan kaçakçıları göçmen kişilerin ülkelerinden bir an önce kaçma güdüsünden faydalanarak bunu suiistimal ederek bu zor durumlarını istismar etmekte ve göçmenlerden haksız kazanç elde etmektedirler.

Bu bağlamda, insan kaçakçılığı suçu ile kamu düzeni ve kamu güvenliği zarara uğramaktadır. Göçmenlerin içinde bulundukları zor durum dolayısı ile yüksek miktarda ödemeye razı olan insanların bu suçtan mağdur edilmeleri çok ciddi bir durumdur”.

“ÜLKE TOPRAKLARIMIZ SUİİSTİMALE ALET EDİLEMEZ”

Aksun, ülkemiz konum itibari ile savaş ve iç kargaşa yaşayan birçok ülkeye yakın konumda olduğunu belirterek göçmenler tarafından bir kaçış veya başka ülkelere gitmek için basamak olarak kullanıldığını söyledi.

“Bu insanların canlarını kurtarmak için içinde bulundukları durumu suiistimal eden ve onlardan para kazanma çabası içinde olan birçok sanık ile karşı karşıyayız” diyen Aksun, insanların acılarından çıkar sağlamanın ahlaken kabul görmeyeceği gibi ülkemizin topraklarının da bu suiistimale alet edilmesinin de kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Aksun, bu tür suçların gün geçtikçe daha fazla mahkemenin gündeminde yer tuttuğunu ifade ederek kamu yararı prensibinden hareketle gerek sanığa gerekse bu suçu işleme eğiliminde olan sair kişilere caydırıcı cezalar verilmesi gerektiğini belirtti.

Aksun, “Huzurumuzdaki olguları incelediğimizde, bu davaya konu mağdurlardan 2’sinin küçük yaşta kişiler olduğu ve daha kolay istismar edilebilecek, vücut bütünlükleri daha kolay şekilde zarara uğratılabilecek kişiler olduğunu da görürüz. Bu hususu sanığın aleyhine değerlendiririz” diyerek sanığa oybirliği ile  2 yıl hapis cezası verdiklerini açıkladı.  (Kamalı Haber)

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }