Ekvador'da, anayasa mahkemesi yediye karşı iki oyla doktorların bir hastanın ölümüne yardım etmesine izin verdi.
Mahkeme, onurlu bir yaşam hakkını korumak için çalışan klinisyenler için artık cinayet suçunun geçerli olmayacağını söyledi. Dava, Ekvador'da ilk kez ALS olarak bilinen nörolojik bir hastalıktan muzdarip bir kadın tarafından açıldı. Kadın, mahkemeye acı, yalnızlık ve zulüm yaşadığını ve huzur içinde dinlenmek istediğini söyledi.
Çoğu Ekvadorlunun bağlı olduğu Roma Katolik Kilisesi ötanaziye şiddetle karşı çıkmaya devam ediyor. Kolombiya 1997 yılında ötanaziyi suç olmaktan çıkardı.
AFP haber ajansı, yatağa mahkum ALS hastası Paola Roldán'ın davasını Ağustos ayında açtığını söyledi.
Amyotrofik lateral skleroz (ALS) motor nöron hastalığının en yaygın şekli olup, sinir sisteminin bazı bölümlerine aşamalı olarak zarar veren, kas güçsüzlüğüne yol açan ve genellikle gözle görülür bir erimeye neden olan nadir bir durum.
AFP'nin haberine göre Roldán, ötanaziyi 10 ila 13 yıl arasında hapis cezası öngören bir cinayet suçu haline getiren ceza kanunu maddesine itiraz etti. Kasım ayında video bağlantısı aracılığıyla bir mahkeme duruşmasında "Huzur içinde yatmak istiyorum. Yaşadıklarım acı verici ve zalimce" dedi.
Mahkeme, "bu durumu yaşayan birine hayatta kalma zorunluluğu getirmenin mantıksız olacağına" karar verdi.
Mahkeme, "Her insan, kişisel gelişimi etkilendiğinde özgür ve bilinçli kararlar verebilir. Bu, ciddi ve geri dönüşü olmayan bir bedensel yaralanmanın veya ciddi ve tedavisi mümkün olmayan bir hastalığın neden olduğu yoğun acıya son verme seçeneğini de içerir" dedi.
Kararın ardından Roldán, ülkesinin "biraz daha misafirperver, daha özgür ve daha onurlu" hale geldiğini söyledi. "İnsan hakları mücadelesi asla asfalt bir yol değildir" diye ekledi.