Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP), Yerel Üretim, Sanayi ve Ticaret Politikaları Sorumlu Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Güner Ersen, Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği'nin eylemindeki tüm paydaşlara destek belirterek, konuyla ilgili çalışmalarını alanında uzman üreticiler ve ekonomik akıl desteği ile yaptıklarını belirtti
TDP adına yazılı açıklama yapan Ersen, üçüncü gününde de şiddeti artarak devam eden Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği'nin eylemini de buna karşın hükümetin yaklaşımı da yakından takip ettiklerini söyleyerek, halkın yaşananlara tepkisini de değerlendirdiklerini belirtti.
Ersen, “Bu eylem, hayvancılık sektöründeki ciddi sorunları ve hükümetin bu sorunlara kayıtsız kalışını gözler önüne sermektedir. Öncelikle, eylemcilerin muhatap bulamaması büyük bir sorundur” dedi.
“Üretici ve satıcı arasında bir anlaşmazlık olmadığı açık”
“Hükümet nerede durmaktadır ve hayvancılık politikaları nelerdir? Bu politikalar hangi nüfus sayımına dayandırılarak belirlenmiştir? Ülkemizin aylık veya yıllık et ihtiyacı nedir? Mevcut nüfusun dahi net olarak bilinmediği bir ortamda, sağlıklı politikalar oluşturulması mümkün müdür?” sorularını soran Ersen, bu soruların yanıtlarının da hükümetin şeffaf ve somut politikalar oluşturmasını zorunlu kıldığına dikkat çekti.
Ersen, “Hükümetin yanlış politikaları, yalnız üreticilerin destek ihtiyacı olduğu algısını yaratmaktadır. Bugün kasapların da destek verdiği eylemde, üretici ve satıcı arasında bir anlaşmazlık olmadığı açıkça görülmektedir” dedi.
“Halk gelirinin bir kısmını, güneyden daha uygun fiyata et almaya harcıyor”
İthal et izninin ise yeterli bir çalışma ile mi yoksa belirli çıkar gruplarını zengin etme amacıyla mı gündeme geldiğinin, halk ve üreticiler arasında büyük bir belirsizlik ve rahatsızlık yarattığına işaret eden Ersen, bu konuların öncelikle yem üretimi ve ithalatı, ardından et üretimi, fiyatı ve yeterliliği başlıkları altında ele alınması gerektiğini vurguladı.
Ersen, “Et ithalatı tartışmaları, eğer biliniyorsa mevcut nüfus ve talep göz önünde bulundurularak yapılmalıdır. Hiçbir şeyin ithalatını yasaklamak, üretimi desteklemek anlamına gelmemektedir. Bugün yasal olmasa bile halkımızın gelirinin bir kısmı, güneyden daha uygun fiyata et almaya harcanmaktadır” ifadelerini kullandı.
“Hem muhatapsız bırakıldılar hem üretim yapacakları zamandan çalındı”
Bu gerçeğe göz yummak yerine, güneyden kuzeye alım gücünü taşımayı da içerecek ekonomik akıl, üretim gücü ve sürdürülebilirlik içeren bir planla değerlendirme yapmak gerekliliğini vurgulayan Ersen, Kıbrıs'ın kuzeyindeki en büyük üretici birliklerinden biri olan Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği'nin bu şekilde muhatapsız bırakılmasının ve üretim yapmaları gereken zamandan çalınarak Başbakanlık kapısında bekletilmelerinin de hükümetin büyük bir ayıbı olduğunun altını çizdi.
Ersen, “Bu durum, hükümetin hayvancılık sektörüne ve ülke ekonomisine olan yaklaşımındaki eksiklikleri ve duyarsızlığı açıkça göstermektedir. Toplumcu Demokrasi Partisi olarak, çalışmalarımızı alanında uzman üreticiler ve ekonomik akıl desteği ile yaptığımızı, hayvancılık sektöründeki tüm paydaşların yanında olduğumuzu ve bu sorunların çözümü için gerekli adımların atılması gerektiğini vurguluyoruz” dedi.