Emekli Müsteşar Erkan Okandan, muhalefetin yazılı soru önergesine verilen cevaba karşılık, hükümetin son 2 yılda sınavsız münhalsiz 246 geçici işçi istihdamı yaptığı cevabının verildiğine dikkat çekerek, siyasi popülizmle arka kapıdan sınavsız, münhalsiz partizanca istihdam edilen kişilere, statülerine uygun olmayan, memur görevi yaptırıldığını, ayrıca kamu maliyesinin de ekstra maddi külfete mahkûm edildiğini söyledi. Okandan, birilerinin bu istihdamlara “dur” demesi gerektiğini vurguladı.
Erkan Okandan, sosyal medya hesabından konu ile ilgili şu bilgi ve görüşleri paylaştı:
“Yüce meclisimizde bugün muhalefetin yazılı soru önergesine verilen cevapla hükümet son 2 yılda sınavsız münhalsiz 246 geçici işçi istihdamı yapıldığını açıkladı.
Geçici işçi deyip geçmeyin tarihte geçici işçilerin iş akdinin sonlandırıldığı birkaç istisna hariç hiç görülmedi.
Ayrıca adı işçi olmakla birlikte ki işçinin tanımı en basitinden ‘Kol ve beden gücü gerektiren ve çoğunlukla arazide açık havada özetle masa başı olmayan işleri yapan kişilere bu tanımlamaya tabii tutulmaktadır.'’
KKTC ise kendine münhasır bir ülke daha doğrusu egemen bir devlet olduğu için uygulamaları farklılık içermektedir. Bu çerçevede kamuda statüsü,
İşçi olmakla birlikte mevcut işçilerin en az %60-70'i memur görevi yapmaktadır. Yani masa başı iş...
Bu noktada kimsenin işinde ekmeğinde gözümüz yok neticede herhalde kendilerine verilen görev ne ise yapıyorlardır deyip noktayı koyalım...
Ancak yasa yapıcılar yani yasama ve yürütmedekiler, yani hükümetler yasalardaki boşlukları en hafifinden suistimal edip siyasi popülizm yapıp siyasi kazanım yapmamalıdırlar...
Siyasi popülizm ile şahsi tanımlamam ile tabiri caizse arka kapıdan sınavsız, münhalsiz partizanca istihdam edilen kişiler, statülerine uygun olmayan yani memur görevi yaptırılıp ayrıca kamu maliyesini de ekstra maddi külfete mahkûm ediyorlarsa birilerinin buna dur demesi gerekir.
Kişisel tanımlamam ile hele bu arka kapı istihdamları devlete ön kapıdan yani münhal ilan edilip Kamu Hizmeti Komisyonu'nun (KHK) yazılı ve sözlü yarışma sınavlarından sonra kamunun asıl ve sürekli kadrolarına kadrolu olarak istihdam edilenlerden, daha fazla maddi kazanım elde ediyorsa işte orada dur demek lazımdır. Çünkü ortada en hafifinden bir anomali vardır diyebiliriz...
Aşağıdaki tabloda yapılan simülasyonda geçmişte ve son 2 yılda şahsi tanımlamamla arka kapıdan istihdam edilen 246 işçi ile KHK tarafından açılan münhaller sonrasında yazılı ve sözlü yarışma sınavlarında başarılı olup kamuya istihdam edilen lise/üniversite ve doktoralı memur, öğretmen, mühendis, doktorun 1.1.2008 sonrası yürürlüğe giren Tek Sosyal Güvenlik Yasası kapsamında mecburi emekli yaşı olan, 61 yaştan gün alıp emekliye ayrıldıklarında alacakları toplam parasal menfaat bulunmaktadır.
Kamuya istihdam edildikten sonra 60 yaş sonunda alınacak İhtiyat sandığı birikimi ve Kıdem Tazminatı rakamları, (işçi dışındaki memur, öğretmen, doktor mühendis vd. kıdem tazminatı yoktur)
GEÇİCİ İŞCİ: 1.753.934,90 İhtiyat + 1.931.350,00 Kıdem
TOPLAM: 3.685.284.,90 TL
KADROLU MEMUR (Lise Hizmet SNF.) 1.569.146,54 TL
KADROLU MEMUR (Üniversite Hizmet SNF.) 1.950.305,24 TL
DOKTOR (Kadrolu, Sözleşmeli) 2.731.329,38 TL
Kamuda özellikle yetkili olan ancak yetkili olmamakla birlikte işkolu memur sendikalarımız, siyasi partilerimiz ve her vesileyle Bütçenin %80-85'i memur, emekli ve maaş nitelikli diğer ödemelere gitmesini eleştiren işveren örgütlerimiz (KTTO, KTSO, KTOB, vd.) bu konudaki görüşleri nedir acaba? Çalışanların temsilcisi sendikalarla birlikte özellikle hükümete ama özelde tüm siyasi partilere baskı unsuru olmayı düşünürler mi?”