Demokrat Parti Genel Sekreteri ve Milletvekili Serhat Akpınar, acilen ekonomik önlemler alınması gerektiğini ve Türk Lirasının değer kaybı tehlikesinin bulunduğunu savundu.
Akpınar, Partinin Basın Bürosuna yaptığı açıklamada, Amerika'daki bankacılık krizi ve Amerikan Merkez Bankası'nın faiz artırım kararlarından dolayı döviz kurlarındaki dalgalanmaların devam edeceğini ileri sürdü.
Amerikan Merkez Bankası'nın faiz düşürme kararı almasını beklemediğini, küresel piyasaların güçlenen dolara karşı dirayetli durmak zorunda kalacağını ifade eden Akpınar, önümüzdeki hafta çok farklı bir ekonomik gerçeklikle karşılaşılacağını, bunun seçimle alakalı olmadığını, Türk ekonomistlerin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası rezervlerini, sürdürdüğü para politikası ve güçlenen dolar kaynaklı risklerin soyut boyuttan çıkarak gündelik hayatlarımızı ve kararlarımızı somut olarak etkileyecek olması olduğunu ifade etti.
Akpınar, “Merkez Bankasının 15 Mayıs’ta başlattığı Menkul tesisinde artış stratejisini önümüzdeki hafta devam ettirme ihtimali oldukça yüksek. Bu durumun yansımalarını ve etkilerini hepimiz artık bireysel olarak hissetmeye başlayacağız” uyarısında bulundu.
KKTC ekonomisi ile ilgili ise Akpınar şöyle konuştu:
“Geçmişten gelen 30 bin üzerinde alacak-verecek davasının mahkemelerimizde bekletilmekte iken yaşanacak bir ekonomik şok ile bu davalar bir anda 2ye 3e katlanacaktır! Özellikle esnafımız döviz cinsinden olan borçları ve düşen gelirleri karşısında çaresiz bırakılmıştır. Bu konu hergün daha vahim bir hal almaktadır! Bankalarımız kendi kar marjlarını korumak adına, vatandaşlarımızla “herşey yolunda gidiyormuş gibi” beklenti ve koşullarda işlem yapmaktadır! KKTC’deki yerel bankalar da, KKTC’de şubesi olan TC Bankaları da Kıbrıs Türk halkına günümüzün sorunlarına çare olabilecek finansal araçlara erişim sağlamamıştır! Bireysel ve kurumsal kredi yapılandırma araçları, Döviz dönüşümlü Kur Korumalı TL mevduat hesapları, döviz türü borçların Türk Lirasına dönüşümü ve yeniden pazarlığı gibi araçlar KKTC vatandaşlarına sunulmamış, nefes almalarına imkan verilmemiştir!”
Akpınar, KKTC'nin döviz risklerinin minimize edilmesi, vatandaşların borç ilişkilerinin yapılandırılması; kira, alacak, verecek kalemlerinde halkın selameti için önlem alınması gerektiğini, KKTC vatandaşlarına yönelik Borç İlişkilerinden Kaynaklanıp Tahsili Geciken Döviz Cinsinden Alacakların Yapılandırılması ve yeniden düzenlenmesi için gerekli kararları Bakanlar Kurulun’dan geçmesi gerektiğini, finans politikasından toplum çıkarlarını gözeten bir bankacılık anlayışına geçiş sağlanmalı ve KKTC Merkez Bankasının bu duruma hassasiyetle yaklaşması gerektiğini ifade etti.
Finansal okuryazarlığının ilerletilmesi, her yaştan insanın daha sağlıklı mali kararlar almalarına imkan sağlanması gerektiğini de vurgulayan Akpınar, bu konuda Eğitim Bakanlığı ve Ekonomi Bakanlığını göreve davet etti.
Serhat Akpınar'ın şu ifadelere yer verdi:
“Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın geçtiğimiz hafta Türk Bankacılık Sektörü hakkındaki açıklamasında söylediği gibi, Türk bankacılık sektörü finansal koşullardaki değişikliklere karşı oldukça dirençlidir. Gözlemim o’dur ki, bu Kıbrıs’taki bankalar için de söylenebilir. İçinden geçmekte olduğumuz bu zor süreç ne yazık ki farklı katmanlarda da etkisini göstereceği bir döneme giriyoruz. Vatandaşlarımızın refah seviyesinin ve yaşam standartlarının hızla gerilediği bu ortamda devletimizin ve bankalarımızın vatandaşlarımıza acilen yeni finansal araçlara erişim sunmaları kaçınılmazdır”