Dismorfobi: Beden Algısı Bozukluğu

Abone Ol

      Aşina gelen, bir tanıdığınıza benzeyen kişinin o mu başkası mı olduğunu düşündüğünüz deneyimleriniz var mı? Veya arkadaşınızdaki değişimi hayretle takip ettiğiniz bir durum yaşadınız mı? Belki de, facebook ayaklı gazetesinde çoğumuzun önüne gelen ve komik bulduğumuz bir yorum size de ulaşmıştır. İnsanlar bedenleriyle o kadar çok oynuyorlar ve cerrahi yöntemlerle değiştiriyorlar ki doğan çocuklarının kime benzediğini bulmak için eski resimlerine bakmak durumunda kalıyorlar.

      Dismorfobi; beden algısı bozukluğu anlamına gelen bir sözcüktürÖyle ki Dismorfik kişiler, dış görünüşlerinde bir sorun olduğu takıntısının yarattığı endişe içinde yaşarlar. Bazen çok küçük bir bedensel sorun, bazen de olmayan bir şey büyütülerek gündelik yaşamın ortasına kuruluverir. Kişi, başkalarından ya da güzelliği kanıtlanmış olan idollerden destek arayarak kusurlarının varlığını garantiler. Ya burnu çok büyüktür ya da aslında oldukça dengeli olan vücudunda basenleri çok geniştir. Bazen daha da ileri giderek doktorlardan, estetik cerrahlardan medet umar. Onu ameliyat edecek bir doktor bulana kadar uğraşır. Ameliyat da sorunu çözmez. Ya eskisinden daha kötü olduğunu söyleyerek doktorlarını suçlar ya da yeni bir hastalığa, olmayan kusurlara yelken açar.

       Dismorfobi denilen bu bozuklukta, beden ya da yüzde gerçekte herhangi bir kusur yoktur.  Kişi kaygı verici düşüncelerinin etkisi altında; bedeninde ve yüzünde kusurlu bir organ ya da parça arar. Aslında vücudu ve yüzü; kaygılarını dile getirmek için kullandığı aracılardır. Esas sorun, gündelik hayatı içinde ve diğer insanların arasında kendini algılamasındaki yetersizlik duygusudur. Yetersizlik duygusunun ortaya çıkardığı kaygı o derece artar ki, bazen kusurlu bulduğu organ ya da vücudunun çeşitli bölgelerinin işlevselliği bundan etkilenir.

       Özellikle ergenlerde ve kadınlarda daha fazla görülen bu rahatsızlık, yaşamın her döneminde ortaya çıkabilir. Kişiler umutsuzca her türlü rejimi deneyerek; akıllarındaki forma kavuşmaya çalışırlar. Buna rağmen, aynalar hiç bir zaman onlara kaygılarını dağıtacak bir şey söylemez. Onların aynaları küçük ya da olmayan kusurları büyüterek gösterir. Onlar, kendilerini her zaman çirkin ve kusurlu görürler.

      Dismorfik kişiler, kendilerini sevmeyen insanlardır. İşe yaramadıklarını ve kusurları ile başka insanları rahatsız ettiklerini düşünürler. Bu nedenle insan içine karışmaktan pek hoşlanmazlar. Aile ilişkilerinde yoğun duygusal çatışmalar yaşama olasılıkları yüksektir. Bunun yanında, aile içinde “mükemmel güzellik” anlayışı değer görüyor olabilir. Dismorfik kişilerin başkaları ile sosyal etkileşime girme becerileri de düşüktür. Dış görüntünün abartılı ölçüde önemsendiği günümüz dünyası, Dismorfik kişilerin kendilerini saklamaları ve hayali kusurlarını beslemeleri için kuvvetli itekleyicilerdir. 

Günümüzde ne yazık ki Dismorfik bozukluğu hem kadın hem de erkekte süratle artmaktadır. Ancak, Dismorfik kişiler, hasta olduklarını düşünmezler. Hayal ettikleri kusurun gerçekte var olduğuna inanırlar. Dismorfik kişilerin ilaç tedavisi ve psikoterapi almaları gerekmektedir. Hastalığın çözümlemesinde grup terapileri de etkilidir. Bununla birlikte, iletişim becerilerini ve problem çözme becerilerini artırmayı sağlayan eğitimlerin de iyileşme sürecinde önemli katkısı vardır.

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }