Gündem

Dr. Okan Dağlı, Akyar, Derinya ve Beyarmudu sınır kapılarında yaşanan sıkıntıların yarattığı olumsuzluklara dikkat çekti

Abone Ol

   Ülkemizin en önemli sorunu olan ekonomiyle ilgili üzerimize düşen görevleri yerine getirmiyoruz.

   Türk Lirası’nın ciddi değer kaybettiği son yıllarda özellikle Güney sınır kapılarında, Kuzey’e geçen binlerce Avrupalı ve Kıbrıslı Rum turistin geçişlerinin kolaylaştırılması için önlem alınmaması büyük tepkiye neden oluyor.

   Üniversite öğrencilerinin yaz aylarında ülkelerine dönmeleri nedeniyle durma noktasına gelen Mağusa ekonomisi, Güney Kıbrıs’tan gelen turistlerin yaptıkları alışverişlerle ayakta duruyor.

   Kente geçişi sağlayan Akyar Sınır Kapısı, Derinya Sınır Kapısı ve Beyarmudu Sınır Kapısı’nda kontroller sırasında yaşanan sıkıntılar ve oluşan uzun araç kuyrukları, gelen turist sayısını da olumsuz etkiliyor. Güney’in önemli turizm noktalarında, Kuzey’e geçişi sağlayan Derinya Kapısı ve özellikle Karpaz Bölgesi’ndeki turizm tesislerine en yakın ulaşımın sağlandığı Mağusa’daki sınır kapılarında yaşanan yoğunluk, bölge ekonomisi için olumsuz etki yaratıyor.

    Konuyla ilgili gazetemize konuşan Mağusa İnisiyatifi sözcülerinden Dr. Okan Dağlı, Mağusa bölgesindeki kontrol noktalarından günlük 6 bin civarı Avrupalı turist ve Kıbrıslı Rum’un geçiş yaptığını ancak bu sayının sınır kapılarındaki yoğunluk nedeniyle olması gerekenin çok altında olduğunu söyledi.

   Bu çağda böyle bir sorunla karşılaşmayı “akıl alır gibi değil” şeklinde yorumlayan Dağlı, personel ve işlem noktası sayısının artırılması veya işlemlerin daha dijital ortamda yapılabilmesi için her türlü imkan varken, bunun yapılamamasının nedeninin ancak siyasi olabileceğini kaydetti.

   Dr. Okan Dağlı, Mağusa esnafının büyük kısmının turistlerin geçişleri ve yarattıkları ekonomik döngü sayesinde ayakta durduğunu ifade ederek geçişlerin kolaylaştırılması halinde bölgenin her anlamda daha da canlanacağını dile getirdi.

Dağlı: Mağusa’daki sınır kapılarından
günde 6 bin kişi geçiş yapıyor

   Mağusa İnisiyatifi sözcülerinden Dr. Okan Dağlı, KKTC'deki en önemli sektörlerin başında turizmin geldiğinin sürekli konuşulduğunu, bu nedenle de KKTC’nin her yıl turist arayışına girdiğini söyledi.

   Dağlı, turizm gelirlerini arttırabilmek için yüksek meblağlar ödenerek dünyanın farklı noktalarındaki turizm fuarlarına katılım gösterildiğini ifade etti. 

   Ülkemiz limanlarının pozisyonlarından dolayı her biri yaklaşık 6 bin turist gezdiren kruz gemilerinin destinasyonlarının dışında olduğuna işaret eden Dağlı, özellikle Mağusa Bölgesi kontrol noktaları olan Derinya, Akyar ve Beyarmudu sınır kapılarından her gün yaklaşık 4-6 bin turistin geçiş yaptığını, bu rakamın geçişlerin kolaylaştırması halinde ciddi oranda daha da artabileceğini söyledi.

“Geçişleri hızlandıramadık, uzun kuyruklar oluşuyor”

   Genelde tüm ülke, özelde de Mağusa Bölgesi kontrol noktaları olmak üzere çok uzun araç kuyrukları oluşmasından yakınan Dağlı, sözlerine şöyle devam etti:

   “Sınır kapılarında görev alan personellerin canla başla çalışmasına rağmen muhaceret işlemlerinin az sayıda personelle yapılması ve özellikle hafta sonları ile tatil günlerinde turistlerin geçiş yaptıkları saatlerde sınır kapılarında uzun kuyruklar oluşmaktadır. Son dönemde Türk Lirası ve Euro arasındaki değişim özellikle Kıbrıslı Rumların ve Avrupalı turistlerin gerek alışveriş gerekse de konaklamalarında ciddi artışa neden oldu. Ancak, biz bu ekonomik gelişmeye rağmen kontrol noktalarındaki geçişleri maalesef hızlandıramadık”.

   Geçişlerle ilgili Mağusa'nın diğer kentlere göre göreceli avantajları olduğunu, Beyarmudu ve Akyar Sınır Kapısı'ndaki geçişlerde İngiliz ve Rum polisinin Kuzey'e geçeceklere herhangi bir işlem yapmadığını anlatan Dağlı, bu noktalarda geçiş yapanların tek takıldıkları noktanın Kıbrıslı Türklerin işlem yaptıkları yerler olduğunu dile getirdi.

“Sorunun devamı siyasi olabilir”

   Yıllardır bu sorunların konuşulduğunu, sorunla ilgili olarak ne siyaset adına görevlendirilmiş kişilerin, ne de ekonomi adına var olan örgütlerin bir çare üretebildiğinden yakınan Dağlı, “Bu durum bu çağda aklın kabul edebileceği bir şey değil” dedi.

   Personel ve işlem noktası sayısının artırılması veya işlemlerin daha dijital ortamda yapılabilmesi için her türlü imkan varken, bunun yapılamamasının nedeninin ancak siyasi olabileceğini düşünen Dağlı,  bunun “biz Kuzey'e daha fazla turist ve Kıbrıslı Rumların daha fazla geçmelerini istemiyoruz” demek olduğunu öne sürdü.

“Birçok kişi ya geri dönüyor, ya da hiç gelmek istemiyor”

   Dr. Okan Dağlı, Mağusa esnafının büyük kısmının turistlerin ve Kıbrıslı Rumların yaratacağı ekonomik döngüye ihtiyacı olduğunun altını çizerek birçok sektörün bu geçişler sayesinde ayakta durduğuna dikkat çekti.

Yapılan alışverişlerin önemli bir kısmının devlete vergi olarak da döndüğünü belirten Dağlı, şu şekilde konuşarak sözlerine son verdi:

   “Ben haftanın 2 günü Güney'de hekimlik görevimi yerine getirmekteyim. Sınır kapılarından geçiş yaptığım günlerde özellikle uzun kuyrukların oluştuğu anlarda bazı araçların geri döndüklerini şahit oldum. Kuyruğa girmek istemeyen çok sayıda insan geçiş yapmamaktan kaçındığını da biliyorum. Geçişler daha rahat olsa daha fazla gelecek insanların da olduğunu biliyorum. Mağusa’da şu anda ekonomi bu kapılar sayesinde dönüyor. Ancak, kapılar rahat olsa Mağusamız her yönüyle bir o kadar daha canlanacaktır”.

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }