CTP Milletvekili Besim, Dünya Eczacılar Günü’nün “ilaç yolsuzluğunun” gölgesinde geçtiğini belirtti

   Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Filiz Besim, Dünya Eczacılar Günü’nün “ilaç yolsuzluğunun” gölgesinde geçtiğini belirtti. 
   Sosyal medya hesabından paylaşımda bulunan Besim, ilaç yolsuzluğuna zeminin 5 yıllık UBP- DP- YDP döneminde hazırlandığını savundu; ivedi olarak yapılması gerekenleri açıkladı. 
   Besim’in paylaşımı şöyle: 
   “Eczacılar, toplumun sağlığını koruma ve iyileştirme misyonunu taşıyan, insanların yaşamlarını daha sağlıklı hale getirmek için canla başla çalışan çok önemli bir meslek grubu. Her gün, hastaların ihtiyaçlarını karşılamak, ilaçların güvenli ve etkili bir şekilde dağıtılmasını sağlamak ve sağlıkla ilgili önemli bilgileri sunmak gibi kritik görevleri üstleniyorlar.
   Bir süredir su yüzüne çıkan reçete yolsuzluğu hem toplum vicdanını yaralamış, hem de biz sağlık camiasını derinden üzmüştür.  Bu yolsuzluğa karışan herkesin yargılanması ve adaletin tecelli etmesi en büyük beklentimizdir.
   Ancak bizim de toplum olarak görevimiz meslek etiğini uygulayan, deontoloji kurallarını yaşam biçimi haline getiren, hastalarını her zaman merkeze koyan Eczacı ve Hekimlere sahip çıkmaktır.
   Unutmayalım ki; bu ülkede 360 eczane, 72 Ecza Deposu ve yüze yakın özel çalışan hekim vardır. Bu meslek gruplarını yıpratmadan yasaların ve yaptırımların gereğini talep etmek zorundayız.
   Yolsuzluğa Zemin 5 Yıllık UBP- DP- YDP Döneminde Hazırlandı…
   İlaç Eczacılık Dairesi’ne 2 yıldır ilaç almak için yeterli bütçe ayrılmadı.
   Kanser hastaları çaresiz aylarca ilaç bekledi.
   Bir çok kronik hasta aylarca ilaç yokluğu yaşadı ve hala daha yaşamaktadır.
   İlaç Takip Sistemi kurulmadı.
   Devlet denetim görevini yapmadı. Bu süreçte ve halen sistemsizliğin girdabında hastalara yardım etmek için kendini parçalayan eczacı ve hekimler vardır.
   Pandemi döneminde sağlıkları pahasına çalışan sağlıkçılar…
   İvedi yapılması gerekenler:
   +Sağlık Bakanlığı İlaç Eczacılık Dairesi’nde, tüm hastane ve sağlık merkezlerinde yeterli ilaç ve doktor bulundurmak zorundadır.
   *Kronik, sürekli alması gereken ilaçları olan hastalara hem devlet hastanelerinde, hem de özelde en az üç aylık ilaçları verilmelidir.
   *Soruşturma sağlıklı bir şekilde sonuçlanana kadar hasta mağduriyetini önlemek için Sağlık Bakanlığı ve Çalışma 
   Sosyal ve Güvenlik Bakanlığı KTTB ve KTEB ile birlikte ivedi olarak bir kriz masası kurmalıdır.  
   Sağlıkta böylesine büyük bir yolsuzluk yaşanırken Sağlık Bakanlığının bu şekilde suskun kalması kabul edilemez.
   Bu vesile ile, mesleklerini canı gönülden ve dürüstçe icra eden tüm eczacı arkadaşlarıma teşekkür ediyor ve çalışmalarınızın devamını diliyorum. Sağlıklı etik ve dürüst bir dünya için sizin gibi sağlık kahramanlarına her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var.”