Erol KANLIADA
2024 Paris Olimpiyat Oyunları'nda Türkiye'yi kadınlar yüksek atlama kategorisinde temsil ederek Olimpiyatları 10. sırada tamamlayan Kıbrıslı Türk sporcu Buse Savaşkan, Paris dönüşü Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği Kompleksi’nde basın açıklaması düzenledi.
Olimpiyat yolculuğu ve yarışma süreci hakkında açıklamalarda bulunan Milli Atlet Buse Savaşkan, başarısını 6 Şubat depremlerinde Adıyaman'da meydana gelen depremde hayatlarını kaybeden sporcularımız Şampiyon Melekler'e adadığını açıkladı.
“Kendime verdiğim sözü tuttum” diyen Buse Savaşkan, sakatlığı dolayısıyla psikolojik ve fiziksel olarak zor bir süreç geçirdiğini söyleyerek ve başarıya ulaştığı için de ayrı bir mutlu ve gururlu olduğunu dile getirdi.
Savaşkan yeni hedefinin 2028 Los Angeles Olimpiyat Oyunları olduğunu söyleyerek hazırlıkların başladığını bu sefer madalya dile dönmek istediğini belirtti.
Hem KKTC Atletizm Federasyonu hem de Türkiye Atletizm Federasyonu iş birliği içerisinde çalışmaların süreceğini ve kamplar, özel yarışlar, Diaomand Lig, Gold Lig ve Silver Lig için hazırlıkların süreceğini söyledi.
"'Sen yapamazsın' der gibi baktılar"
Paris Olimpiyatları’nda yaşadıklarından da bahseden Savaşkan, olimpiyat sporcuları ile yaşadıkları bir anıyı ve verdiği ikonik pozu anlattı.
Savaşkan şunları söyledi:
“Önümde yarışan Fransız atlet ile aram çok iyi değildi, atlayış öncesi bana “sen yapamazsın” der gibi bir bakış attı. Kendisi ve önümdeki 2 kişi atlayış çıtasını yerinden düşürdü.
Ben atladıktan sonra ona doğru bir bakış attım, yanına doğru gittim ve o pozumu verdim. “Beni küçük gördünüz ama ben buradayım” demek istedim. Olimpiyatlar sayesinde beni artık bütün elit atletler tanıyor. Kendileri ve antrenörleri beni tebrik ettiler. Bu benim için büyük gurur. Ben Türkiye adına yarıştım ama bana nereli olduğumu sorduklarında hep Kuzey Kıbrıs dedim.”
“Karşılama beni çok mutlu etti”
Savaşkan olimpiyat dönüşü Ercan Havalimanı’ndaki karşılama töreni hakkında konuşarak çok mutlu olduğunu dile getirdi.
“Kıbrıs’a geldiğimde ilgi çok büyüktü, kendimi farklı hissettim. Özellikle küçükler yanıma gelip benimle fotoğraf çekilmek istediler. Küçüklere örnek olmak ayrı bir mutluluk verici.
Yarışma sırasında Türkiye bayrağı ile Kıbrıs bayrağının yan yana durduğu fotoğraf hakkında konuşan Savaşkan; “yarış sırasında bayrak olayını hiç fark etmedim. Yarış bittikten sonra sosyal medyada gördüm” dedi.
“Gençler benim kırdığım rekorları kırsın isterim”
Bundan sonraki planlarından da bahsede Savaşkan şunları söyledi:
“Atletzm hayatım devam edecek. Gerekirse alttan gelişen yeni nesilleri benim yanıma gönderip yardımcı olarak antreman sürecimizi izlemeleri için destek olabilirim.
Atletizmde U14, U16 ve U18 ‘lerin gelmesi beni ayrıca mutlu ediyor. Benim kırdığım rekorları kıracak bir KKTC‘li sporcu olmasını çok isterim.
“2028 Los Angeles Olimpiyatları’nda madalya alıp geleceğim”
Buse şöyle devam etti:
“Sakatlık sürecim tam geçmedi. Ayağımın arısıyla birlikte elimden geleni yaptım. Kendimle gurur duyuyorum. 2028 Los Angeles Olimpiyatları’nda madalya alıp geleceğim.”
“Başarım Şampiyon Melekler’in…”
Savaşkan, olimpiyat başarısını Şampiyon Melekler’e armağan ettiğini belirterek şunları söyledi:
“6 Şubat’ta Şampiyon Meleklerimizi kaybettik. Olimpiyat sürecine adım attığımda ‘olimpiyatlara gitmeye hak kazanırsam başarımı Şampiyon Meleklerimize adayacağım’ demiştim. Onların hedeflerini gerçekleştirdim. Bu olimpiyat başarımı Şampiyon Meleklere adıyorum” dedi.
Sakallı: Yeni sahaya ihtiyacımız var
Atletizm Federasyon Başkanı Ferhat Sakallı ise yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Her hükümet değiştiği zaman spor politikaları değişiyor. Bize inandılar Buse çıktı. Belki yarın farklı branşlardan da çıkanlar olacak. Dik durmak ve sporcu odaklı ilerlemek lazım.
Altyapıda yer alan çocuklarımızın birçoğu sakat çünkü sert zeminde yarışıyorlar. Hükümete sorunlarımızı aktardık. Tüm sporcularımızı yurtdışına her zaman yollama şansımız yok. Böyle bir maddi durum yok. Bizim anlattıklarımız artık dinleniyor. Başarılı sporcularımız çıkıyor. Çalışma yaptığımız stadımız bir bütün değil. Yeni, donanımlı stadyuma ihtiyacımız olduğunu söyledik. Sözlerimizi aldık.
Atilla Topaloğlu Stadı’nın bize verilmesi için talepte bulunduk. Topaloğlu ailesi ile de görüştük. Sporun beslendiği alan okul sporudur. Boş sahalar kimseye motive etmez. Tesis varsa sporcu var…”