Bu ülkede aynı sorunları tekrar tekrar yaşamaya mahkûm ediliyoruz.
Bu konuda toplum olarak bizim de çok büyük payımız olduğunu söylemem lazım.
Elektrik kesintileri… 20 Temmuz törenleri yapılırken ve orada KKTC’ye en güzel övgüler düzülürken, ülkenin dört bir tarafında elektrik kesintileri vardı.
Tabii başka birçok sorun daha vardı da elektrik kesintileri o an direkt canımızı yaktığı için o konuya değiniyorum.
Dilin kemiği yoktur, insanoğlu aklına gelen her şeyi söyleyebilir ama bir de gerçekler vardır.
Siz istediğiniz kadar bu ülke ve bu ülkeyi yönetenler için güzel sözler söyleyin, biz yaşadıklarımıza bakarız.
Bu ülke berbat yönetiliyor ve bu halk arzu edilen yerde değildir, siz ne söylerseniz söyleyin nafile.
Sosyal medyada gördüm, birisi, “Hiç olmazsa 20 Temmuz’da elektrik kesintisi olmaması için tedbir alsaydınız…” diye yazdı.
Onlar hiçbir şeyi beceremedikleri gibi sizin bu dediğinizi beceremezler ama KIB-TEK’i o kadar ihmal ettiler ki isteseler de istemeseler de oluyor bu arızalar.
Başka birisi de 20 Temmuz’da ülke yöneticileri övgü dolu sözler sarf eder, hamaset yaparken Gönyeli bölgesinde yeraltı kablolarının patlamasını, “İlahi adalet” diye nitelendirdi. İtiraz ediyorum; yüzlerce insanı mağdur eden ilahi adalet mi olur?
Bakın; Gönyeli’de yaşayan ve 13 saati aşkın süre elektriksiz kalan birisi olarak buna katılmıyorum… Yöneticiler övünüp dururken, hamaset yaparken, Gönyeli, Alayköy ve Kermiya bölgelerinde aşırı yüklenme sonucu 3 yerde yeraltı kablolarının patlaması ilahi adalet falan değildir.
Bu olsa olsa sıkça karşılaştığımız kronik bir sorundur artık.
Birkaç ayda bir Gönyeli- Alayköy bölgesinde yer altı kabloları patlıyor.
Gönyeli- Yenikent hızla büyüyor, buraya süratle binalar yapılıyor ama buna göre bir altyapı hazırlığı yok.
Bölge gelişiyor, buna uygun bir elektrik altyapısı için adım atılmıyor.
Geçen gün EL-SEN açıklamıştı; hızla gelişmekte olan Gönyeli, Alayköy ve Kermiya bölgeleri için hükümette hiçbir enerji vizyonu yok.
Bu üç bölge tek bir kablo ile besleniyor ve aşırı yüklenmelerde yeraltı kabloları patlıyor.
Yapılması gereken 3 kilometrelik takviye projesi hayata geçirilmiyor.
EL-SEN’in açıkladığına göre bu projenin maliyeti yaklaşık 300 bin- 400 bin dolar.
Hükümet, Göyeli- Alayköy- Kermiya bölgeleri için 300 bin veya 400 bin doları bulamıyor.
Gereksiz birçok şeye, özellikle de şatafata para bulabilen ülke yöneticileri, nasıl oluyorsa bu üç bölge için para bulmakta başarısız oluyor.
Gerçekten de bu hükümet 300 bin doları bulamayacak durumda mı yoksa projeyi yapma niyetleri mi yok?
Bu üç bölgede daha önce 17 saat, 15 saat, 14 saat elektrik kesintileri oldu.
Bu bölgelerde elektrik kesildi mi tam kesiliyor, çok uzun sürüyor, patlayan yeraltı kablolarını tamir etmek kolay bir iş değil çünkü…
Peki bu bölgelerde lüks evlerde, villalarda yaşayan insanlar neden bu işe isyan etmiyor?
Bu bölgelerde arsa satanlar, konut satan yapsatçılar ya da emlakçılar, memnun musunuz bu bölgelerdeki elektrik sorunundan? Memnun musunuz ki sesiniz çıkmıyor?
Bu halk çile çekerken nasıl oluyor da bu kadar uslu kalabiliyor, bu kadar sessiz olabiliyor?
Gerçekten anlamak güç…
Yeniden ülkeyi yönetenlere sesleniyorum; kent gelişimi böyle mi olur? Sırasında övgü düzdüğünüz bu bölgenin sorunlarına neden bu kadar ilgisizsiniz?
İlgilenmiyorsunuz, yatırım yapmıyorsunuz, bir hesabınız var ki bile isteye KIB-TEK’i zorda bırakıyorsunuz ama yeter artık… Bu halka daha fazla elektriksizlik sorunu yaşatmayın.
Şatafatınıza, partizanca harcamalarınıza para bulabiliyor ama Göyeli- Alayköy- Kermiya için 300 bin dolar bulamıyorsunuz… Sonra da istikrardan, iş yapmaktan, hizmetten söz ediyorsunuz.
Hangi istikrar, hangi iş, hangi hizmet? Nasıl oluyor da hiç çekinmeden bunları söyleyebiliyorsunuz?
E halk bu kadar uslu olmaya devam ederse, sorunlarına sahip çıkmaz, sesini çıkarmazsa, yöneticiler de “İstikrar var, iş yapıyoruz, her yaptığımız tamamdır” deyip sizinle işte böyle maytap geçer.
Ne olması lazım sesinizin yükselmesi için, bu kez 20 saat mi elektrik kesintisi olsun?