BM Güvenlik Konseyinin geçtiğimiz Çarşamba akşamı gerçekleştirilen kapalı oturumunda, Fransa, İsviçre, İngiltere ve Çin’in temsilcileri tarafından, Kıbrıs sorunuyla ilgili özel danışman atanması konusunun gündeme getirildiği haber verildi.
Haravgi gazetesi “BM Güvenlik Konseyi Üyeleri Kıbrıs Sorunuyla İlgili Özel Danışman Atanmasını İstedi” başlığıyla yer verdiği haberinde, bahse konu ülkelerin temsilcilerinin, bu atamayla iki taraf arasındaki müzakerelerin yolunun açılacağını savunduklarını yazdı.
BM Güvenlik Konseyi üyelerinin Türkiye’nin BM kararlarının ihlal edilmesiyle ilgili sorumluluklarına işaret ettiklerini ve iki kesimli iki toplumlu federasyon çözümüne bağlı kalınması gerektiğini vurguladıklarını yazan gazete, elde ettiği bilgilere göre “BM Güvenlik Konseyi üyelerinin çoğunun müzakere sürecinin raydan çıkmasında Türkiye’nin büyük sorumlulukları olduğunu bildiğini ve Guterres’in Kıbrıs sorunuyla ilgili raporlarının içeriği konusunda ise mesafeli olduklarının görüldüğünü” iletti.
İsviçre ve Malta’nın bu görüşle hem fikir olduklarını ve bu iki ülkenin diplomatlarının İngiltere, Çin ve Arnavutluk’un temsilcileriyle birlikte kapalı bölge Maraş konusunda görüşlerini ortaya koyarak BM Güvenlik Konseyi’nin Kıbrıs’la ilgili kararlarının varlığını hatırlattıklarını yazan gazete, Kıbrıs’taki BM Barış Gücünün görev süresinin 6 ay daha uzatılmasının onaylanmasına ilişkin yeni toplantının önümüzdeki Pazartesi yapılmasının beklendiğini ekledi.
İsveç Büyükelçisinin açıklaması
Öte yandan İsveç'in Güney Kıbrıs Büyükelçisi Martin Hagström ise, Güney Lefkoşa’daki AB Evinde dün düzenlenen ve 1 Ocak 2023 itibarıyla başlayan İsveç AB dönem başkanlığının önceliklerini ortaya koyduğu basın toplantısında yaptığı konuşmada, masaya Kıbrıs sorunuyla ilgili bir AB temsilcisi atanması önerisi konması durumunda, bunun Avrupa Konseyi tarafından ele alınacağını ifade etti.
Gazeteye göre Hagström, AB’nin müzakerelerin yeniden başlamasına ilişkin çabalara daha fazla müdahil olup olmaması konusundaki bir soruya yanıtında ise, AB’nin, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin BM himayesindeki sürece yönelik desteğine işaret etti.
İsveç AB dönem başkanlığının hedeflerinin, daha yeşil, daha güvenli ve daha özgür bir AB olduğunu da dile getiren Hagström, konuşmasında, AB’nin birliğinin korunmasının önemine de işaret etti.
Hagström, Rusya’nın Ukrayna’yı yasadışı bir şekilde işgal etmesi, enerji krizi ve ekonomik zorluklarla birlikte son zamanlarda karşılaşılan büyük sıkıntılara da atıfta bulundu.
Fileleftheros gazetesine göre ise Hagström, Kıbrıs’la ilgili sürecin BM himayesinde olduğunu, BM himayesindeki süreci destekleyen bir AB politikası oluşturulduğunu ve bunun önemli olduğunu düşündüğünü belirtti.
AB başkanlığı olarak, AB’de bu konuda üzerinde hem fikir olunan politikanın kendilerine rehberlik edeceğini dile getiren Hagström, BM Güvenlik Konseyi kararlarını destekleyen bu politikaya göre, AB’nin 27 üye devletinin menfaatlerine yönelik hareket ettiklerini ve içerisinde hareket ettikleri çerçevenin de bu olduğunu dile getirdi.
Alithia gazetesi ise haberinde, İsveç Büyükelçisinin, yaptığı açıklamalarla, Kıbrıs sorunuyla ilgili bir AB temsilcisi atanmasına dair önerisi konusunda başkanlık adaylarından eski Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis’i ortada bıraktığı yorumunda bulundu.