Kıbrıs

Bir sonraki toplantı 7 Aralık Perşembe günü yapılacak

Abone Ol

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nun bugünkü birleşimi tamamlandı. Bir sonraki toplantı 7 Aralık Perşembe günü saat 10.00’da yapılacak.

Toplantıda, Cumhuriyet Meclisi Danışma Kurulu’nun 4-5 Aralık tarihli Genel Kurul toplantılarının birleştirilerek, 7 Aralık’ta birlikte yapılmasına ilişkin kararı oy birliğiyle kabul edildi.

Daha sonra Anayasanın 159’uncu Maddesinin (1)'inci Fıkrasının (b) Bendi Kapsamına Giren Taşınmaz Malların Tazmini, Takası ve İadesi (Değişiklik) Yasa Tasarısı ve Hukuk, Siyasi İşler ve Dış İlişkiler Komitesi’nin tasarıya ilişkin raporu okundu.

Hukuk, Siyasi İşler ve Dış İlişkiler Komitesi Başkanı, UBP Milletvekili Yasemi Öztürk, tasarının komitede oy birliğiyle kabul edildiğini kaydetti.

Özdenefe: TMK bertaraf edilmeli

CTP Milletvekili Fazilet Özdenefe tasarı üzerine söz alarak, iç hukuk yolu olan TMK’nın bertaraf edilmemesinin önemini vurguladı.

Tasarının madde madde görüşülmesinin ardından tasarının bütünü oy birliğiyle kabul edildi.

“Ticaret Markaları (Değişiklik) Yasa Tasarısı” komiteye geri çekildi

Genel Kurul’da ardından “Ticaret Markaları (Değişiklik) Yasa Tasarısı” ile Hukuk, Siyasi İşler ve Dış İlişkiler Komitesi’nin tasarıya ilişkin raporu okundu. Hukuk, Siyasi İşler ve Dış İlişkiler Komitesi Başkanı, UBP Milletvekili Yasemi Öztürk, tasarının komitede oy birliğiyle kabul edildiğini belirtti.

Daha sonra yeniden söz alan Öztürk, teknik hatalar nedeniyle yasa tasarısının komiteye çekilmesini istedi. Karar, oy birliğiyle onaylandı.

Genel Kurul’da daha sonra güncel konuşmalara geçildi.

Özuslu: Yüz karası demokrasi ayıbı

CTP Milletvekili Sami Özuslu, “Son Siyasi Gelişmeler” başlıklı konuşma yaptı. Özuslu ilk olarak, BRT’nin haberinde yer alan daha sonra silindiği yönünde bilgiler olduğunu savunduğu, UBP kurultayı ile ilgili habere değindi. Özuslu, “Bunun kadar demokrasi ayıbı olabilir mi?” diye sordu.

Meclis’te bir ay önce CTP grubu ve iki bağımsız milletvekili imzasıyla bir yasa önerisi sunduklarını ve bütün partilerin onayıyla buna ivedilik kararı verildiğini hatırlatan Özuslu, önerinin, Askeri Suçlar Ceza Yasası’nın değiştirilmesi olduğunu belirtti. Sami Özuslu, “İvedilik kararında samimi olunmadığı için Hukuk Komitesi’nde bu yasaya sıra gelmediğini” savundu.

Basın-Sen Başkanı, Gazeteci Ali Kişmir’in aleyhine açılan davaya değinerek, davanın bugün 28 Aralık’a ertelendiğini ifade eden Özuslu, dava ağır cezaya havale edilirse, ülkede çok uzun yıllar sonra bir gazetecinin hapis cezası istemiyle yargılanmakla kalmayacağını, tutuklu da yargılanabileceğini belirtti. Özuslu, “yüz karası demokrasi ayıbı" olarak nitelediği davanın  ortadan kaldırılması için Meclis’i adım atmaya” çağırdı. Savcılığı davayı çekmeye davet eden Özuslu, “komitede ise Askeri Suçlar Ceza Yasası’yla ilgili önerinin görüşülmesi yönündeki engelin kaldırılmasını” istedi.

1 Ocak 2024 tarihinden itibaren ülkedeki bütün özel radyo istasyonlarının yayınlarının durma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu dile getiren Özuslu, BRT Müdürlüğü’nün, Selvilitepe ve Kantara’daki vericilerin elektrik borçlarını hesapladığını ve bu hesaba göre radyolara geçen haftalarda sözlü olarak borçlarını ödemezlerse kesinti yapılacağının söylendiğini kaydetti.

Yayın kuruluşlarının, yayın yapan araçlarına müdahale etmenin Anayasa’ya aykırı olduğunu ifade eden Özuslu, “Bu konunun yayıncılık tarihine kara leke sürmeye namzet olduğunu” belirterek, bu konuda hükümeti gerekli adımlar atmaya davet etti.

Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu ise yerinden söz alarak, geçmişte yapılan çalışmaları hatırlatarak, bunu BRT Müdürüne ileteceğini söyledi.

22 öğretmenin polisi darp suçundan yargılandığını ifade eden Özuslu, hükümetin "siyasi davalardan" vazgeçmesini istedi.

Sami Özuslu daha sonra Turgut Afşaroğlu’nun, Türkiye Cumhuriyeti’ne girişinde bir sorun olup olmadığı konusunda bilgi talep eden mektubunu okuyarak, Afşaroğlu’nun, sağlık açısından tetkik için Türkiye’ye gitmek istediğini dile getirdi.

Bir kişinin sağlığıyla oynamaya kimsenin hakkı olmadığını kaydeden Özuslu, “Yazık değil mi?” diye sorarak, “Bu iş siyasi bir mesele değil, insani bir meseledir” dedi. İnsan hakkı ihlalinde hükümetin sessiz olduğunu belirten Özuslu, “Demokrasi de, insan hakları da size de, bize de lüzum edecek” dedi.

Solyalı: Acı gerçeklerden bir tanesi de ülkede ıslah evinin olmaması

CTP Milletvekili Ürün Solyalı, Genel Kurul’da “Çocuk Hakları” konulu güncel konuşma yaptı. Her geçen gün istismara, ihmale uğrayan, ayrıca suça sürüklenen çocuk sayısının katlanarak, arttığını kaydeden Solyalı, “Biz hala çocuklarımızı koruma, rehabilite konusunda birinci seviyede değiliz” diye konuştu.

Çocuk haklarıyla ilgili derneklerin yazılı başvurularına rağmen verilere ulaşılamadığını belirten Solyalı, tek gelen verinin polis örgütünden olduğunu söyledi. Polisten gelen verilerin ise dramatik olduğunu kaydeden Solyalı, 2018-2023 yılları arasında, 17 yaş altında cinsel istismar suçundan şikayetçi olan çocuk sayısının 115 olduğunu ifade etti. Büyük rakamlardan bahsedildiğini dile getiren Solyalı, çok ciddi önlemlerin gündeme gelmesi gerektiğini vurguladı.

Acı gerçeklerden bir tanesinin de ülkede ıslah evinin olmaması olduğunu dile getiren Solyalı, yargılama usulleri konusunun da tartışılması gerektiğini belirtti.

“Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği” adlı bir derneğin iki şubesinin bağış olarak 2 buçuk milyon toplayabildiğine işaret eden Solyalı, kaymakamlıkların dernekleri denetlemekle sorumlu olduğunu belirtti. Ürün Solyalı, çocuk haklarıyla ilgili raporlamada, rehabilitasyonda sınıfta kalındığını ifade etti.

Derya: Toplumun kırılgan grupları kaderine terk edildi

CTP Milletvekili Doğuş Derya ise, “Son Siyasi Gelişmeler” konulu güncel konuşma yaptı. Derinleşen yoksullaşmayla beraber kadınların iş gücüne katılım oranının çok ciddi şekilde azaldığını ifade eden Derya, Çalışma Dairesi Müdürlüğü’nün faaliyet raporuna göre, 2021 yılında daireye iş başvurusunda bulunan kadınların, erkeklerin iki katı olduğuna dikkat çekti. Derya, kadınların iş aradığı halde işe alınmadığını, ayrımcılığa maruz kaldığını dile getirdi.

Ev içi emek olarak yapılan işler, ücret karşılığı yapılmadığı zaman bunu kadınların bunu yaptığını ancak “geleneksel kadın iş kolu” sayılan alanda dahi kadınların sayısının azaldığını dile getiren Derya, “Kadınların evde bedava yaptığı işler, piyasada erkekler tarafından  domine ediliyor” dedi.

Kadınlar ihtiyaçlı duruma düştüğü zaman kendilerine ödenen bir sosyal yardım olduğuna dikkat çeken Derya, “7500 TL gibi sadaka bir parayla" bu kadınların geçinmek zorunda kaldığını” söyledi. Derya, toplumun kırılgan gruplarının kaderine terk edildiğini belirtti.

Artan nüfus karşısında polisin güçlendirilmesi gerektiğini kaydeden Derya, şiddetin azalmadığının, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi (TOCED) ve polis rakamları karşılaştırılarak, görülebileceğini söyledi. Şiddetin yoksullaşmayla bağlantılı olduğunu ifade eden Doğuş Derya, adli yardıma başvuran kadın sayısının iki katına çıktığını söyledi.

Yoksullaşmayla birlikte sağlığa erişimin zorlaştığını dile getiren Derya, Kadın Sağlığı Araştırma Derneği’nin araştırmasına göre, kırsalda yaşayan kadınların fiziksel sağlığının, şehir merkezindeki kadınların ise psikolojik sağlığının kötü durumda olduğunu söyledi.

Şiddetle mücadele bağlamında yenilenecek protokolde İstanbul Sözleşmesi’nin çıkarıldığının söylendiğini dile getiren Doğuş Derya, “İstanbul Sözleşmesi’ne dokunmaya kalkan karşısında kadınları bulur… Demokrasi kültürü oyuncağınız değil” diyerek, kadınların cevap beklediğini kaydetti.

Kürşat: Ülkede suç pandemisi yaşanıyor

CTP Milletvekili Fide Kürşat da Genel Kurul’da, “Son Siyasi Gelişmeler” konulu güncel konuşma yaptı. Kontrolsüz mülk satışların meselesine her platformda dikkat çektiklerini ifade eden Kürşat, “Bu gerçekler sonunda başımıza bela oldu” diyerek, konunun yerli ve yabancı basında gündem olduğunu söyledi.

Kontrolsüz şekilde artan nüfus ve sosyal sorunlara değinen Kürşat, İçişleri Bakanı’nın açıklamalarını eleştirdi. Mülkiyet yoksa Kıbrıslı Türklerin egemenliğinin de olmayacağını dile getiren Kürşat, “Ülke sorma gir hanına döndü. Ne giren belli, ne çıkan belli… Ne de kara para belli” dedi.

Nüfus bilinmeden kalkınma politikası hazırlanmasını da eleştiren Kürşat, “Kontrolsüz nüfus akışıyla iyice kalabalıklaştık” diyerek, hastanelerin de, okulların da nüfusa yetersiz kaldığını belirtti.

“Memleketin ‘dingili kopmuş’ vaziyette gittiğini” diyen Kürşat, ülkede suç pandemisi yaşandığını savundu.

Yeşilırmak: Yasada alt limit, üst limit koyduk

UBP Milletvekili Emrah Yeşilırmak ise, “Mağusa ve Dikmen Belediyesi’nde Neler Oluyor?” konulu konuşma yaptı. Yeşilırmak, belediyelerin birleşmesi ve 51/95 yasası geçmesiyle, belediyelerin tüzüklerini yenilemeye başladığını belirtti.

Vergi eşitliğini sağlamak için yasaya alt limit ve üst limit konulduğunu ifade eden Yeşilırmak, Gazimağusa’da işletmelere fahiş, insani değerlerle örtüşmeyen artışlar yapıldığına yönelik telefonlar aldığını anlattı.

2010 yılından 2023 yılına kadar ülkede gerçekleşen hayat pahalığı oranının toplam yüzde 346.80 olduğunu belirten Yeşilırmak, hem hayat pahalılığı hem de girdi maliyetleri ele alınarak, belediye meclislerinin vergilendirme yapmasını yasaya yazdıklarını kaydetti. Dikmen Belediyesi iş yeri bulundurma ücretleri ile Mağusa Belediyesi iş yeri bulundurma ücretlerini karşılaştıran Yeşilırmak, “El insaf” dedi.

Belediyelere, yasaya göre, tüzükler geçene kadar iş yeri bulundurma ücretlerinde en alt limiti almalarını sağladıklarını dile getiren Yeşilırmak, “Yasada alt limit, üst limit koyduk. En üst limitten insanlara vergilendirme yapın demedik” dedi.

200 lira iş yeri bulundurma harcı alınan bir iş yerinden, nasıl 18 bin TL iş yeri bulundurma harcı alınabileceğini soran Yeşilırmak, vergilendirmelerin tutarlı olması çağrısında bulundu.

Şahali: Mağusa’ya verdiğin 8 yıllık hasar kolay kolay düzelmez

CTP Milletvekili Erkut Şahali ise yerinden söz alarak, Yeşilırmak’ın, Mağusa Belediyesi’nde, belediye meclisinde alınan kararlarının oy birliğiyle alındığını söylemesi gerektiğini kaydetti.  Şahali, “Mağusa’ya verdiğin 8 yıllık hasar kolay kolay düzelmez” dedi.

Yeşilırmak konuşmasına devam ederek, yerel yönetimlerin varlık nedeninin, iş yerlerinde yüksek vergilendirme yaparak, gelir-gider dengesini sağlamak olmaması gerektiğini kaydetti.

Yeşilırmak’ın konuşmasının ardından oturumu yöneten Cumhuriyet Meclisi Başkan Yardımcısı Fazilet Özdenefe, yanıt verilmeyen, sözlü ve yazılı soruları hatırlattı.

Berova: Çok kısa bir süre içerisinde güncele döneceğiz

Erkut Şahali’nin katma değer vergisi kapsamında yapılması gereken iade tutarlarına ilişkin sorusu üzerine söz alan Maliye Bakanı Özdemir Berova, hazır olanları ödediklerini, hazır olmayanları da aralık ayı içerisinden itibaren ödemeye başlayacaklarını söyledi. Berova, verilerin toplanması ve akabinde ödemenin yapılabilmesi için bakanlıktaki toplantıda da konuyu gündeme getirdiklerini kaydetti.

Esas hedeflerinin bunu güncel hale getirmek olduğunu dile getiren Berova, “Çok kısa bir süre içerisinde güncele döneceğiz” dedi. Ödemeleri öncelikli ödeme planı içerisinde yapacaklarını belirten Berova, “Güncele gelebilmek demek kayıtiçiliğe daha çok ekonomiyi çekmek anlamına gelir. Oradan alacağımız kazancın ise çok daha fazla olduğu düşüncesindeyiz” şeklinde konuştu.

Berova’nın yanıtının ardından toplantı sona erdi. Gelecek birleşim 7 Aralık Perşembe günü saat 10.00’da yapılacak.

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }