Türkiye

Akkuyu Nükleer Güç Santrali açılıyor

Abone Ol

Türkiye'nin tek kalemde yapılan en büyük yatırımı olma özelliği taşıyan Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nin ilk ünitesinde sona yaklaşılıyor. Türkiye'nin toplam elektrik ihtiyacının yüzde 10'unu karşılayacak santral, bugün yapılacak yakıt yüklemesiyle resmen nükleer tesis statüsü kazanacak.

Türkiye'nin ilk nükleer enerji santrali Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde (NGS) çalışmalar son hız devam ediyor.

Mersin'in Gülnar ilçesinde inşa edilen santral, her biri 1200 megavat kapasiteli 4 reaktörün tam kapasite devreye girmesiyle Türkiye'nin toplam elektrik ihtiyacının yüzde 10'unu tek başına karşılayacak.

Akkuyu NGS'nin ilk reaktörü; uluslararası standartlar referans alınarak, Nükleer Düzenleme Kurumu’nun denetim ve onaylarıyla bu yıl içinde devreye girecek.

Santralde 60 yıl boyunca hizmet verilecek, bakım ve yenilemelerle bu süre 20 yıl daha uzatılabilecek. Tesis, Türkiye'ye toplamda 50 milyar dolarlık katkı sağlayacak.

Cumhuriyet tarihinin tek kalemde yapılan en büyük yatırımı olma özelliği taşıyan proje, yerli ve milli  nükleer enerji endüstrisinin oluşması için de önemli birikim sağlıyor.

Temeli Nisan 2018’de atıldı

Türkiye ile Rusya arasında 12 Mayıs 2010'da imzalanan hükümetler arası anlaşma kapsamında Mersin'in Gülnar ilçesine bağlı Büyükeceli bölgesinde yapımı devam eden Akkuyu NGS'nin birinci ünitesinin temeli 3 Nisan 2018'de atıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in video konferans yöntemiyle katıldığı törenle ilk ünitenin inşasına ilişkin tam kapsamlı inşaat çalışmaları resmen başladı.

Bundan 2 yıl sonra, 8 Nisan 2020'de ikinci ünitenin inşasına başlanmasıyla çalışmaların ivme kazandığı projede, üçüncü güç ünitesine ilk beton 10 Mart 2021'de törenle dökülürken, dördüncü ve son ünitenin temeli ise 21 Temmuz 2022'de atıldı.

Açık reaktöre su verme işlemi başladı

26 Aralık 2022'de santralin birinci ünitesinde açık reaktöre su verme işlemine başlandı.

Açıklamayı yapan Akkuyu Nükleer AŞ İnşaat Bölümü Müdürü Maksim Kucherenko, "Bu, sıcak ve soğuk deneme testlerinin yapılmasına imkan tanıyacak. 2023’te devreye alma çalışmalarına başlamış olacağız" sözlerini kullanmıştı.

İç koruma kabuğunun montajı tamamlandı

Birinci güç ünitesinde iç koruma kabuğunun kubbesi, 2 Ocak’ta tasarım konumuna yerleştirildi ve koruma döngüsü tamamlandı.

İç koruma kabuğunun kubbesi 3,5 ay süren çalışmanın ardından montaja uygun hale getirildi. Yarım küre şeklinde ve 215 ton ağırlığındaki kubbeyi yaklaşık 62 metre yüksekliğe kaldırmak için özel olarak 75 ton ağırlığında bir travers tasarlandı ve üretildi.

Dış koruma kabuğu 9’luk depreme dayanabiliyor

Reaktör binasının sızdırmazlığı için kullanılan çelik kaplama ve özel betondan oluşan iç koruma kabuğu, reaktör binasının korunmasını sağlıyor.

Güç ünitelerinin reaktör binaları, çift koruma kabuğu ile donatılıyor. Betonarme dış koruma kabuğu, 9 büyüklüğüne kadar depremlere, tsunami, kasırga ve bunların kombinasyonlarından oluşan aşırı dış etkenlere dayanacak şekilde tasarlandı.

6 binden fazla insanı barındıracak yerleşim alanı

Santralin yerleşim alanında farklı büyüklükteki dairelerin yanı sıra anaokulu, okul, dükkanlar, restoran, kafeler, tıp merkezi, eczane, spor tesisi, sosyal ve kültürel kompleksler ile bir de otel bulunacak.

6 binden fazla insanı barındıracak yerleşim alanı, tüm sakinleri için ortak dinlenme alanıyla da donatılacak.

Sahada 4 bin kişi çalışacak

Akkuyu Nükleer AŞ Genel Müdür Birinci Yardımcısı ve NGS Yapı İşleri Direktörü Sergey Butckikh, ikinci ünitede büyük boyutlu ekipmanları tasarım konumuna getireceklerini söyleyerek, "Ana sirkülasyon boru hattının kaynak işlemine başlayacağız. Üçüncü ünitede ise kuru koruma ekipmanı kurulum için hazırlanıyor. Reaktör basınç kabını da bu yıl içinde sahaya teslim ederek tasarım konumuna getirmeyi planlıyoruz" sözlerini kullanmıştı.

Akkuyu NGS inşaatının bölgedeki istihdam olanaklarına katkıda bulunduğunun altını çizen Akkuyu Nükleer AŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekili Anton Dedusenko ise sahada 4 bin kişinin çalışacağını ve 40 bin kişiye istihdam sağlanacağını anlatmıştı.

Türbin binasındaki çatının montajı bitti

Toplam ağırlığı 1140 ton olan 9 genişletilmiş kirişten oluşan birinci ünite türbin binası çatısında kurulum süreci, 10 Aralık 2022'de başlamıştı.

Her biri 110 ila 200 ton ağırlığında olan kirişler, şantiyede önceden hazırlanan iki kızak üzerinde paralel olarak birleştirilerek monte edildi.

İnşaat ekibi, yapının son kirişlerini monte etmeden önce, hava giderici ve besleme suyu depolama tankı da dahil olmak üzere birkaç parça ağır ve büyük türbin ekipmanının kurulumunu da gerçekleştirdi.

Bir sonraki aşamada çatı kaplamasının montajı yapılacak.

"Her kiriş on milimetre hassasiyetle monte edildi"

Butckikh, türbin binasının çatı kirişlerinin montajının dikkatli bir hazırlık gerektiren karmaşık ve zaman alıcı bir işlem olduğu bilgisini verdi:

"Her bir kiriş, on milimetre hassasiyetle monte ediliyor. Akkuyu inşaat ve montaj ekibi, sıkı programa ve zorlu hava koşullarına rağmen bu görevi başarıyla tamamladı. Türbin binasının inşaatının bir sonraki aşamasında türbin jeneratörünün ana bileşenlerinin montajı gerçekleştirilecek."

İkinci ünitede iç koruma kabuğunun dördüncü katmanı tamamlandı

İç yarıçapı 22 metre, yüksekliği 8 metre ve ağırlığı 144 tondan fazla olan katmanın 3 ay süren kurulumu, dünyanın en güçlü Liebherr LR-13000 paletli vinçlerinden Liebherr LTM 1300 kamyon vinci ve iki hidrolik cihaz kullanılarak gerçekleştirildi.

Ayrıca katmanın kurulumu için, prefabrik yapıyı vincin hareketi sırasında deformasyona karşı koruyan özel bir travers geliştirildi. Sergey Butckikh, tamamlanan çalışmalara ilişkin şunları kaydetti:

"Reaktör binasının önemli bir unsuru, farklı şekillerde yapılardan oluşan iç koruma kabıdır. 4. katman silindirik yapıların sonuncusudur. Ardından bu yaz kurulması planlanan kubbe kısmı montaj işlemlerine başlanacak. Uzun yıllara dayanan deneyimimiz bize zaman kazandırıyor ve mevcut kaynakların kullanımını en üst düzeye çıkarıyor. Daha sonra üçüncü ve dördüncü katmanların kaynak işlemlerini yapmayı, taşıma ve personel kilidi unsurları da dahil olmak üzere gömülü parçaları güçlendirmeyi ve monte etmeyi planlıyoruz."

Nükleer yakıt santrale getiriliyor

29 Mart’ta gerçekleştirilen AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Akkuyu'daki nükleer güç santralimize 27 Nisan'da yakıt yükleyerek resmen nükleer tesis statüsü kazandıracağız" açıklamasında bulunmuştu.

Taze nükleer yakıtın tesliminden sonra yapılacak ön testlerin ve hazırlıkların ardından ilk ünitenin devreye alınması planlanıyor. Diğer 3 ünitenin de birer yıl arayla faaliyete geçmesi hedefleniyor

Yakıt çubukları 1,5 yıl boyunca elektrik üretiminde kullanılacak

Türkiye'ye getirilecek yakıt çubukları, Akkuyu NGS'nin faaliyete geçmesiyle 1,5 yıl boyunca elektrik üretiminde kullanılacak. Kullanım ömrünü tamamlayan nükleer yakıt çubukları önce reaktör bölgesinde hazırlanan bir havuzda soğutma işlemine alınacak. Ardından da hazırlanan özel yerde muhafaza edilecek.

Yakıt çubuklarıyla kullanım süresince 124 bin 500 vagon kömürden elde edilen enerjiye eş değerde ısıdan, karbondioksit salımı olmaksızın elektrik üretilecek.

Nükleer santral nasıl çalışır?

Nükleer santraller, radyoaktif maddeler kullanılmasından dolayı diğer santrallerden farklı ve daha sıkı güvenlik önlemlerini, teknolojileri içerisinde barındırır.

Nükleer reaktörün kalbinde, ana madde olarak uranyum kullanılır. Uranyumun parçalanmasından sonra ortaya yüksek miktarlarda enerji çıkmaktadır. Uranyum, bu şekilde fisyon (atomun iki veya daha fazla çekirdeğe bölünmesi) tepkimesine girer. Fisyon tepkimesi ile oluşan yüksek miktardaki enerji, su buharını yüksek sıcaklıklara kadar ısıtır.

Oluşan buhar, elektrik jeneratörü türbinlerine iletilir. İletilen buhar da türbin şaftını çevirerek elektrik üretimini sağlar. Bu mekanik dönme hareketi sonucunda alternatörlerde elektrik elde edilir. Jeneratörde oluşan elektrik ise iletim hatları denilen iletken teller ile kullanılacağı yere gönderilir.

Türbinden çıkan, ısı enerjisi yani sahip olduğu basınç ve sıcaklığı düşmüş olan buhar, tekrar kullanılmak üzere yoğuşturulup su haline dönüştürüldükten sonra, tekrar reaktörün kalbine gönderilir.

Yoğuşturucuda su buharının faz değişimini yapabilmek için çevrede bulunan deniz, göl gibi su kaynaklarını soğutucu olarak kullanır.

{ "vars": { "account": "G-4YY0F4F3S9" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } } { "vars": { "account": "G-1E4JSD5JXZ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }